Değerli meslektaşlarım,
Türkiye'nin önde gelen bankalarından birinin, 9.3.2013 tarihinde Resmi Gazete'de yayımlanan "GAYRıMENKUL DEğERLEME ASGARı ÜCRET UYGULAMA ESASLARI"nı hiçe sayarak ve iş verdiği lisanslı değerleme şirketinin hak ettiği ücreti yasaya aykırı şekilde, yasanın öngördüğü gibi değilde kendi keyfiyetleri doğrultusunda eksik ödediğini içeren bir örnek ve beraberinde ibretlik bir sorum olacak:
Aynı sanayi imarlı ada içerisinde yer alan bir fabrika ve arsası ile komşusu olan yine aynı ada içerisinde 2 adet komşu sanayi imarlı parselin değerlemesi şu şekilde ücretlendirilmiştir:
Fabrika ve arsası: 750 TL
Aynı adadaki Komşu parsel 1: 450 TL x %5
Aynı adadaki Komşu parsel 2: 450 TL x %5
Genel rapor bedeli: 795 TL...
Tabi çözüm ortağına bu 3 işin bedeli işin %50'si olan 397,50 TL kalıyor.
şimdi bu "köklü" bankanın, bu 3 değerleme çalışmasına dair, aynı adada olsa bile asgari ücret tarfiesinde hiçbir şekilde yer almayan "aynı adadaki birden fazla parsele ilişkin değerleme ücreti" kavramını, sanki aynı parselde birden fazla konutu değerliyormuş gibi parsel başına %5 rapor bedeli takdir etmesi kanunen kabul edilen asgari ücret tarifesini açıkça ihlâl etmek değil midir? Bu bankalar neden asgari ücret tarifesini uygulamıyor? Bunun bir denetimi yok mudur? Mağdur olan şirketler neden haklarını aramıyorlar? Bu kadar kul hakkı yenmez. Üstelik bu "köklü" bankanın yetkilileri bu tarifenin BDDK tarafından dayatıldığı YALANINI beyan ederek bir komediye daha imza atmışlardır. Oysa bilindiği gibi rapor ücretlerine ilişkin asgari ücret tarifesi TDUB tarafından hazırlanmış ve SPK onayı ile resmi gazetede 9.3.2013'ye yayımlanmıştır.
Bu ücretlendirmenin kanuna aykırılığı, ne kadar doğru olduğu konusunda yorum yapabilecek arkadaşlar varsa sevirinim.
Özelden ulaşan arkadaşlara banka/şirket adı vererek konuyu detaylandırabileceğimi belirtmek isterim.
Saygılarımla...
Onur