TKGM Yeni Uygulama

[maras46]

Sayın Creacer;
Önceleri ben de sizin gibi düşünüyordum. Ama gerçekleri gördüm. Gerçek şu: eğer lisansınız var ise,
1- sermaye koyup şirket kuracaksınız. (120 şirketten sonra bankaların kapısında iş almak ne kadar mümkün)
2- lisansınızı kiraya vereceksiniz. (bu mümkün uygulanıyor. Ancak hem öbür dünya, hem de bu dünya riske giriyor. Hak etmediğin bir parayı alacaksın. ve imzanız nerelere kullanılacak?)
3- Namusunuzla piyasaya çıkıp eksper olmak. Lise mezunları ile aynı masada projelere bakmak. Evet çok ağırıma gidiyor. Ama napıyım. Bu üç seçenek dışında başka yol yok işte. Hakkımızı savunamayan, okumuş bir yerelere gelmiş malum insanlara haklarımızı haram etmekten başka psikolojik tedavi yöntemi de yok.
4- Kayserinin doğusunda kaç tane lisanslı uzman var? Bu da bir gerçek. ışlerin hepsi bize yönlense zaten altından kalkamayız. Aslında bize öncelik hakkı verilse bütün sorunlar kökünden çözülür. Ama yapmıyorlar işte. 

Gelelim çözüm konusuna: Lisanslı-lisanssız ayırımı yapmadan dernek kurulur ise yürür. Yoksa lisans sahibi olup ta sahada çözüm ortaklığı yapan kişi sayısının 100'ü bulduğunu kim söyleyebilir. Ama sahada eksper sayısı en az 2000 kişidir. Böyle bir sayı üstünlüğü karşısında birlik olup, dernek kurup sorunlarımızı rahatlıkla çözebiliriz.

Bu söylediklerimden hangi veri gerçeğe uymuyor ise lütfen yazın.

Selam ve saygı ile.

[creacer]

Gayrimenkul değerleme uzmanlığı lisansını neden veriyorlar?  Değerleme sektöründe yasal olarak geçerli değerleme işlerini yapan kişi budur diye. şuan piyasada değerleme işini gayet güzel bir şekilde yapan tecrübeli arkadaşlarım var. Gayrimenkul değerleme lisansları yok ve kendi tabirleriyle söylüyorum "lisansım olsada yapıyorum bu işi olmasada alsam nolacak almasam nolacak" benim anlatmak iştediğim takıldığım konu burası lisanslı gayrimenkul değerleme uzmanı ile lisanssız kişiler arasında piyasada hicbir fark yok. Bu durum piyasada çalışan bu işi yapan kişilerde gayrimenkul değerleme lisansını almaya yönelik hiçbir çaba sarfetmemelerine de yol açıyor. Kayserinin doğusunda hicbir gayrimenkul değerleme uzmanı yok demişiniz. Lisanslama sınavlarını yapanlar ufak bir planlama çalışması yapsalar sınavları açarken genel değil il düzeyinde açsalar örneğin diyarbakır için 20 gayrimenkul değerleme uzmanlığı  kars icin 15 gayrimenkul değerleme uzmanlığı ve  bu lisansları alanlarda hangi il için girmişlerse yada bölge için o bölge dışınında iş yapamasalar bahsettiğiniz sorun 1 yada 2 sınavla çözülür. Ankaradan ıstanbuldan diyarbakırın karsın değerleme raporları hazırlanmaz.
(yeterki baştakiler iyi niyetli düzenlemeler yapsınlar)
Bahsettiğiniz derneğede gayrimenkul değerleme sınavlarına girenler ve gayrimenkul değerleme uzmanlığı lisansı almış olanlar üye olabilmeli. Bu sektörde kalma amacı olmayan günü kurtarma amaçlı bu işi yapan kişilerin ne kendilerine nede değerleme sktörüne faydası dokunacağını sanmıyorum. 1000 tane bilinçsiz üyem olacağına 15 tane bilinçli üyem olsun razıyım bunlar kendi fikirlerim siz yada başkaları farklı düşünebilir.
Not:Araç ekspertizliği sınavları yukarda anlattığım şekilde yapılıyor türkiyeyi bölgelere ayırmışlar bölgeler için sınav açıyorlar ve o ekpertiz bulunduğu bölge dışında iş yapamıyor.
Ankaradan istanbuldan bir gayrimenkul değerleme uzmanının yerelde bulunan gayrimenkul değerleme uzmanından daha iyi değerleme yapabileceğini mantık çerçevesinde izah eden çıkarsa yukardaki fikirlerimden vazgeçebilirim:)

[acar]

Ankaradan istanbuldan bir gayrimenkul değerleme uzmanının yerelde bulunan gayrimenkul değerleme uzmanından daha iyi değerleme yapabileceğini mantık çerçevesinde izah eden çıkarsa yukardaki fikirlerimden vazgeçebilirim:)

"creacer"  takma adlı arkadaşın cümlesini devam ettirelim; bir ilde gayrimenkul değerleme uzmanının ilçede bulunan gayrimenkul değerleme uzmanından daha iyi değerleme yapabileceğini mantık çerçevesinde izah eden çıkarsa,
dahada devam edelim, bir ilçede gayrimenkul değerleme uzmanının mahallede bulunan gayrimenkul değerleme uzmanından daha iyi değerleme yapabileceğini mantık çerçevesinde izah eden çıkarsa,.....
bunun sonucu şudur, değerleme uzmanları bu işi bıraksın, mahalle emlakçılarına bu işi yaptırsınlar, tüm dertler bitsin, herkes rahatlasın.

Almanya ve Avustralya da (benim bilmediğim başka ülkelerde tabiki olabilir) Türkiye'de spk lisansını almış kişiler için yabancı dili varsa 1 yıl yoksa 2 yıl ilave eğitim ile kendi ülkelerinde mesleğimizi yapmamıza ehliyet veriyorlar. Bunu yapan başka ülkeler varmı bilmiyorum ama bu iki ülkede oluyor bu. şimdi bu Almanya ve Avustralya "3.dünya ülkeleri" oldukları için kendi ülkelerinden başka bir ülkeden gelen insanlara kendi ülkelerinde bu işi yaptırmaya yetki veriyorlar. Bizde burda büyük şehirlerde yetişmiş bir uzmana taşrada değerleme yapmayı çok görüyoruz.
Bu konuyla ilgili mantıklı bir açıklama yapmaya inanın gerek yok.

[creacer]

Sapla samanı karıştırma kardeşim" Bizde burda büyük şehirlerde yetişmiş bir uzmana taşrada değerleme yapmayı çok görüyoruz."  büyük şehirlerde yetişen değerleme uzmanları taşrada değerleme yapmıyorlar sorun orda taşradaki yazılan raporları inceleyip altına imza atıyorlar. Taşrada çalışan gayrimenkul değerleme uzmanları ile lisanssız çözüm ortakları arasında hiçbir fark yok sürekli ilanlarda okuyoruz türkiyenin hertarafında çözüm ortağı aranmakta diye sistem olaya adapte olmuş yani ama kabul edilen çözüm ortakları ile ilgili hiçbir yönetmelik yok varsa da bilgilendirin bizde bilelim çözüm ortaklarının tanımı nedir hangi eğitimden geçmiş olmaları gerekir yanlış rapor hazırladıklarında yaptırım görüyorlarmı?
 
Bankalar değerleme yaptırdığı raporu 1 yada en geç 2 gün içerisinde geri istiyor. Vanın başkale ilçesindeki işi ankaradaki ve istanbuldaki o imza atan arkadaslar 2 gün içinde teslim etmek amaçlı uçağa atlayıp gidip araştırmasını yapıp tekrar ankaraya yada istanbula döneceklermi 220tl için? Vanda bulunan değerleme uzmanı atlar arabasına 45 dakikada vanın bütün ilçelerine gidebilir. Araştırmasını yapar raporunu yazar yollar. Farzedelim Sivasın ilçesinde konut değerleme işi yaptırılacak ankarada ve istanbuldaki o raporların altına imza atan gayrimenkul değerleme uzmanlarına bire bir soralım yüzde 99 u o işi 220 tl ye almaz 1-2 günde teslim etmek için (o işi alır nası alır sivasta çözüm ortağı adı altında lisanssız birine yarı parasını verir o kişide yanında çalıştırdığı kişiye araştırmasını yaptırır raporunu yazar yollar o raporunda altına imza atar o başka).
şuan sistem bahsettiğim şekilde işliyor ankarada ve istanbuldaki gayrimenkul değerleme uzmanları imza attıkları raporlar için türkiyenin dörtbir yanına günübirlik gidip geliyorlar ve bundan benim haberim yoksa verdiğim rahatsızlıktan ötürü özür dilerim.

[maras46]

Arkadaşlar, yasalara güvenerek, yönetmeliklere inanarak girdiğimiz imtihanda başarılı olduk. Sevincimiz kursağımızda kaldı. Sahada çalışan uzman, lisansı olmayan birine göre dezavantaja sahip. Çünkü bizler lisans gereği hazırladığımız raporları saklama mecburiyetimiz var. ılkelere bağlı kalma mecburiyetimiz var. Ama onların böyle bir mecburiyeti bulunmuyor.

1960'lı yıllarda Avukat bulunmayan şehirlerde ARZUHALCıLER AVUKATLIK YAPABıLıYORLARDI. Bu mesleğin adı dava takipçiği idi. Sonra şöyle bir kriter getirildi: bir şehrin nüfus oranına göre dava takipçiği yapılabilinir veya yapılamazdı. şehrin nüfus oranına göre düşen avukat sayısı yeterli ise dava takipçiliği o şehirde yapılamazdı. Bizim içinde bulunduğumuz durum bundan daha olumsuz. Çünkü bir şehirde 100 tane uzman da olsa, SPK imtihanı nedir bilmeyen yeni mezun biri fotograf makinesini kaptığı gibi EKSPER ünvanını kazanıyor.

Yapılması gereke tek şey, lisanslı uzmanların iş dağılımında önceliğe sahip olmasıdır. Öyle olur ise, Sayın Crecer ben de dahil bir çok uzman Van'a da gider yerleşiriz başka şehirlere de. Kamuda çalışır iken belge sahibi olan çok sayıda uzman da hemen sahaya iner. Uzman bulunmayan yerlerde ise bir sorun olmaz. Çünkü mevcut durum yani eksperler-çözüm ortaklığı işi ile raporlar yazılır. Herkes can havli ile sınava çalışır. Böylece mesleki denge kurulmuş olur.

Ama şunun hakkını da verelim. 5 yıl deneyimli 2000 raporu olan bir eksperin tecrübesini takdir ederim. Dilerim onlarda sınavı kazanırlar. Ama sınava girmeye vaktimiz yok demeleri beni derinden üzüyor. Çoğuna dedimki, evde bir .... yükü kitap var size vereyim. Gerek yok dediler.

ıçinde bulunduğumuz girdaplı ortamı düzenleme-düzeltme yetkisine sahip olan kamu görevlileri-siyasiler, aldıkları maaşın tamamının helal olduğunu zannediyorlarsa bana göre yanılıyorlar. ışi ehline verme konusunda tam bir düzenleme yaparlar ise işte o zaman maaşları helal olur kanaatindeyim.

Adını hatırlamadığım bir lisanslı şirket kurulur iken bana "lisansını şu paraya kiralayalım" teklifinde bulunmuştu. kabul etmemiştim. şu anda o parayı ne yazıkki kazanamıyorum.  ıyiki öbür dünya var. Yoksa kafayı yememek elde değil.

[ahmet.soylu]

Sayın Creacer;
Taşra, merkezden uzak demektir. Merkezde işlerin iyi yapıldığına ait bir karinemi var?. Siz nasıl büyük şehirde değerleme yapıyorsanız benzerinide bizler taşrada yapıyoruz. Çözüm ortaklığıyla ilgili bir yasal düzenleme yoktur. Yasada yeri olmayan birinin hazırladığı raporla lisanslı birinin hazırladığı raporu bir tutmuşsun. Bu herşeyden önce ahlaki bir davranış değil.
ıstanbul’dan rapor yazılması için uzman gelecek olursa bunun maliyetini işi veren kimse o zat karşılayacaktır. şu anda ücretin 350 TL olması garabet bir durumdur. Rapor ücreti en az 1000 TL olmalıdır.
Ancak, buna rağmen bir sorum olacak. şu anda konut sektörü daralıyor ve genel ekonomik görünümde daralma var. Bu bir süre sonra hane halkı gelirlerininde azalmasıyla sonuçlanacak. Konut kredi taksitlerini ödeyemecek ve vatandaş icraya düşecek. Vatandaş eğer değerleme raporunu “Lisanslı Olmayan birinin hazırladığını” ispat ederse ne olacak?

[creacer]

ahmet bey yazdıklarımı tekrar gözden geçiriniz. Tırnak içerisinde olan kısım acar nicli forum üyesine aittir. geriye kalankısımlar ona cevaben yazılmıştır.

[maras46]

Sayın Ahmet Soylu,

Bahsettiğiniz konu,  zaten en büyük soru işareti. Hukuk sosyal matematiktir. Yukarıda bahsettiğim avukatların olmadığı yerde dava takipçiliği resmi bir meslek idi. Sen zorlu bir imtihanda başarılı olacaksın. Sonra sahada bu imtihandan haberi dahi olmayan kişilerle bir tutulacaksın.  Nasıl bir anlayış bu. Hangi dinde, hukukta, ülkede böyle bir örnek var. Anlayamıyorum? Hepsini biz yapalım diyemeyiz. Ama öncelik hakkını istememiz kadar doğal bir şey yok.

Bunlar gayrimenkul değerlemesi konusunda SPK kanunu ortada iken, yönetmeliklerle işi kurtardıklarını zannediyorlar. Eğer sıkı bir avukat bu işle uğraşsın bu ülkede hazırlanan yıllık 700 bin raporun 650 bini tehlikede olabilir.

ınşallah böyle bir dava açılıp ta başarılı olunmaz. Eğer olunur ise, yılda 75 milyar TL den 5 yılı çarpın. Ortaya çıkacak korkunç finans kaosunu düşünmek dahi istemiyorum. Kul hakkı yenir ise, her şey olabilir. Bu işin içinde bal gibi kul hakkı var. Neden mi? Bankadan kredi kullanan birine sorun. Ekspertiz gideri ne kadar yazılmış diye. Tahminen 500-1000 TL. arası yazılıyor. Bizim cebimize giren şahsi masraflar dahil 100-125 TL. arası. Ama lisanslı şirketimizin kestiği fatura da en fazla KDV dahil 260-400 TL. arasıdır. Aradaki farka ne yazıyorlar biliyormusunuz: "MORTGAGE GıDERı". Aklımdan bir sürü argo kelime geçiyor şu an. Ama yazamıyorum.

Bankanın biri çıkıyor kanuna kafa tutar gibi, ben eksperimi şu bölüm mezunu istiyorum. Oh ne ala. Başka isteğin. Ortada kanun var. Sen bu kanuna kafa tutar gibi hareket ediyorsun. Yarında başka bir banka çıkıp benim bankaya rapor hazırlayan eksperin kahverengi gözlü olmasını istiyorum derse şaşırmayın. Hastaneye giden bir hasta ben şu üniversitenden mezun doktor istiyorum diyemez. Verilen diplomaların hepsi aynı özelliğe sahiptir. Yanlış rapor hazırlayan eksperin firmasına söylersin. Anında anlaşmasını fesh eder.

YAPILMASI GEREKEN EN ÖNEMLı HUSUS şU: SPK kanunu yenileniyor. Dertlerimizi TBMM'ne aktaralım. Kesinlikle çözüm üretiriz. Bundan kimsenin şüphesi olmasın. Ben yaptım. lütfen sizler de yapın. Plan ve Bütçe komisyonu üyelerine mektup, mail atın. Başka çaresi yok bu işin.

[onur85]

Sayın Ahmet Soylu,

Bahsettiğiniz konu,  zaten en büyük soru işareti. Hukuk sosyal matematiktir. Yukarıda bahsettiğim avukatların olmadığı yerde dava takipçiliği resmi bir meslek idi. Sen zorlu bir imtihanda başarılı olacaksın. Sonra sahada bu imtihandan haberi dahi olmayan kişilerle bir tutulacaksın.  Nasıl bir anlayış bu. Hangi dinde, hukukta, ülkede böyle bir örnek var. Anlayamıyorum? Hepsini biz yapalım diyemeyiz. Ama öncelik hakkını istememiz kadar doğal bir şey yok.

Bunlar gayrimenkul değerlemesi konusunda SPK kanunu ortada iken, yönetmeliklerle işi kurtardıklarını zannediyorlar. Eğer sıkı bir avukat bu işle uğraşsın bu ülkede hazırlanan yıllık 700 bin raporun 650 bini tehlikede olabilir.

ınşallah böyle bir dava açılıp ta başarılı olunmaz. Eğer olunur ise, yılda 75 milyar TL den 5 yılı çarpın. Ortaya çıkacak korkunç finans kaosunu düşünmek dahi istemiyorum. Kul hakkı yenir ise, her şey olabilir. Bu işin içinde bal gibi kul hakkı var. Neden mi? Bankadan kredi kullanan birine sorun. Ekspertiz gideri ne kadar yazılmış diye. Tahminen 500-1000 TL. arası yazılıyor. Bizim cebimize giren şahsi masraflar dahil 100-125 TL. arası. Ama lisanslı şirketimizin kestiği fatura da en fazla KDV dahil 260-400 TL. arasıdır. Aradaki farka ne yazıyorlar biliyormusunuz: "MORTGAGE GıDERı". Aklımdan bir sürü argo kelime geçiyor şu an. Ama yazamıyorum.

Bankanın biri çıkıyor kanuna kafa tutar gibi, ben eksperimi şu bölüm mezunu istiyorum. Oh ne ala. Başka isteğin. Ortada kanun var. Sen bu kanuna kafa tutar gibi hareket ediyorsun. Yarında başka bir banka çıkıp benim bankaya rapor hazırlayan eksperin kahverengi gözlü olmasını istiyorum derse şaşırmayın. Hastaneye giden bir hasta ben şu üniversitenden mezun doktor istiyorum diyemez. Verilen diplomaların hepsi aynı özelliğe sahiptir. Yanlış rapor hazırlayan eksperin firmasına söylersin. Anında anlaşmasını fesh eder.

YAPILMASI GEREKEN EN ÖNEMLı HUSUS şU: SPK kanunu yenileniyor. Dertlerimizi TBMM'ne aktaralım. Kesinlikle çözüm üretiriz. Bundan kimsenin şüphesi olmasın. Ben yaptım. lütfen sizler de yapın. Plan ve Bütçe komisyonu üyelerine mektup, mail atın. Başka çaresi yok bu işin.

Size tamamen katılıyorum Sayın maras46. Umarım talep ve haklarımızın ciddiye alınmasını sağlayacak bir oluşuma gidebiliriz. TDUB bu konuda yetkili bir merci gibi görünsede yapılabilenler ve DEVAM EDEN mağduriyetimiz ortada. Çözüm ortaklığı safsatası, şirketleşme muamması ve değerleme uzmanlarının rapor başına ALMASI GEREKEN ASGARı ÜCRET yasalaşmalıdır. Lisans sahibi olduk ve binbir zorlu aşamadan geçtik diye SUÇ işlemiş muamelesi görüyüruz ve DEVASA oranda bir kul hakkı yeniyor.

Bu konuda her türlü oluşum ve desteğin içindeyim ve çevremdeki meslektaşlarımıda bu konuda davet edeceğim.

Saygılarımla.

[ÖNDER1123]

SEVGıLı ARKADAşLAR,
BıZLER ÇÖZÜM ORTAKLARI OLARAK HEPıMıZ BU UYGULAMALARDAN şıKAYETÇıYıZ. BıZLER BURADA BıRBıRıMıZıN DERTLERıNı DıNLEYEREK RAHATLAMAYA ÇALIşIYORUZ. HAVANDA SU DÖVÜYORUZ.  BıRBıRıMıZı DıNLEMEKTEN BAşKA BıRşEY YAPAMIYORUZ. GELıN GELECEK HAFTA YAPILACAK ış BIRAKMA EYLEMıNE DESTEK VERELıM Kı SESıMıZı BELKı DE DUYAN OLUR.TÜRKıYE GENELıNDE ÇÖZÜM ORTAKLARI OLARAK ÇALIşMA şARTLARINDAKı SIKINTILAR VE ÜCRETLERıN YETERSıZLığıNı GÜNDEME  TAşIMAK AMACI ıLE 3-4-5-6-7 Eylül 2012 TARıHı ıTıBARıYLE ış KABUL EDEMEYECEğıMıZı şıRKETLERE BıLDıRELıM. BıR ELıN NESı VAR ıKı ELıN SESı VAR.