Gönderen Konu: DıSıPLıN YÖNETMELığı YÜRÜRLÜğE GıRMışTıR:=)  (Okunma sayısı 4341 defa)

maras46

  • YENİ ÜYE
  • GOLD ÜYE
  • *
  • İleti: 212
Ynt: DıSıPLıN YÖNETMELığı YÜRÜRLÜğE GıRMışTıR:=)
« Yanıtla #15 : Nisan 10, 2012, 12:45:04 ÖS »
Sayın uzman arkadaşlar,
Peki bizler Değerleme Uzmanları Odası kurabilir miyiz? Önünde engel var mı?

A.Mesut TATLIPINAR

  • A.MESUT TATLIPINAR
  • GOLD ÜYE
  • GOLD ÜYE
  • ***
  • İleti: 339
Ynt: DıSıPLıN YÖNETMELığı YÜRÜRLÜğE GıRMışTıR:=)
« Yanıtla #16 : Nisan 10, 2012, 12:51:38 ÖS »
 
Nazlı Hanım,

2012 Yılı içinde yapılacak olan 3. Olağan Genel Kurul toplantı gündeminin 10.maddesinde; "Birlik üyelerinin, müşterilerine verdikleri hizmetler karşılığında tahsil edecekleri ücret ve masrafların tutarlarına ve sınırlarına ilişkin esasların görüşülmesi," yer almaktadır.

Lokantacılar, berberler, diş hekimleri, avukatlar, mimarlar ve mühendisler gibi; her meslek odası ya da birliği; üyeleri tarafından verilecek hizmetlerin sınıflandırılması ve fiyat tarifeleri belirlenmesi konusunda yetkilidir.

Tarife belirlemek ayrı, belirlenen tarifelere uyulup uyulmadığının denetlenmesi ayrı konulardır.

Belirlenecek tarife; bağımsız çalışan lisanslı değerleme uzmanlarını doğrudan ilgilendirir. şu aşamada; bankaları ve lisanslı şirketleri bağlamayacaktır.
Ancak, lisanslı değerleme uzmanları  banka dışı alanlarda olduğu gibi, Türkiye'de yerleşik bankalarla da 2011 öncesinde olduğu gibi doğrudan sözleşme yapmaya başlarlarsa bir anlam ifade edecektir.

şahsen tanıdığım hemen herkesin sektörden umudunu kestiği bir dönemde; bizim gibi bir kaç kişinin, hala yeni fikirlerle ortaya çıkması pek çok kişiye saçma gelebilir.  Yakın zamanda SPK kanunu tepeden tırnağa değiştirilecek. Devrim niteliğindeki Türk Ticaret Kanunu ve Borçlar Kanunu 01.Temmuz.2012 tarihinde yürülüğe girecek Sırada, Gelir Vergisi Kanunu, Vergi Usul kanunu ve Kurumlar Vergisi Kanunu var. Teşivik sistemi bile bir hafta evvel kökten değişti.

Dünya'da da bankacılık, finans ve gayrimenkul  piyasalarındaki radikal değişimler ve yeni uygulamalar; tamamen köhneleşmiş, hantallaşmış, kısır döngüye girerek işlemez hale gelmiş, yaygın ifadeyle çağdışı kalmış Türk Değerleme Sistemi'nin de kökten değişmesini dayatmaktadır.

Hiç kimse; zaten uygulanmayan ve kalbura dönen mevcut mevzuatın arkasına sığınmasın. Çok değil, önümüzdeki 2-3 yıl içinde mevcut mevzuat dünyaya eklemlenme ve entegre olmak zorundadır.

Mevcut uygulamada; lisanslı değerleme uzmanları, değerleme şirketlerinin; lisanslı değerleme şirketleri de bankaların oyuncağı olmuş durumdadırlar.
Bu durum; başta bankacılık ve finans sistemi olmak üzere makro ekonomik dengelerde risk doğurucak niteliklidir. Hükümetlerin, para ve maliye politikalarını kontrol edilemez ve uygulanamaz hale getirmektedir.

Bu nedenle; sektörden umudunu kesmiş bütün meslektaşlarım, sorunlara günlük değil en az 5 yıllık bir perspektiften bakmalarını öneririm.
Kısaca; ya hacı ölür, deve ya da deveci şartlar her zaman değişir.

A.Mesut Tatlıpınar

A.Mesut TATLIPINAR

  • A.MESUT TATLIPINAR
  • GOLD ÜYE
  • GOLD ÜYE
  • ***
  • İleti: 339
Ynt: DıSıPLıN YÖNETMELığı YÜRÜRLÜğE GıRMışTıR:=)
« Yanıtla #17 : Nisan 10, 2012, 01:27:44 ÖS »
Ahmet Bey,

ılginç bir soru. Zaten," Birlik" adı;  kuruluş amacı ve fonksiyonları itibariyle "Oda" karşılığıdır.

Mevzuatta ve terminolojideki bu kavram kargaşası; tanzimattan beri devam etmekte olup; Alman, Fransız ya da ıngiliz ekolünden gelen bürokratların, modernleşme sürecinde, etkisi altında kaldıkları ülkenin kavramlarını belirli bir sistemetiğe bağlı kalmadan, aynen tercüme etmelerinden kaynaklanmaktadır.

2. Dünya savaşı sonrasında da;  Türkiye'de esen Amerikancı rüzgarlar; Dünya Finans Merkezi'nin ABD'de olması, Bretowoods anlaşması nedeniyle  IBDR ve  IMF gibi kuruluşların merkezlerinin ABD'de olması Amerikan ıngilizcesinde kullanılan terminolojinin yaygın olarak Türkçe'ye girmesine neden olmuştur. ODTÜ, BOğAZıÇı gibi okullardan yetişen uzmanlar sayesinde;  özellikle 24 Ocak kararlarından sonra; Amerikalı Prens'ler Türkiye'ye davet edilmiş,  IMKB, BDDK ve SPK kurulmuş, Türk bankacılık ve finans sisteminde Amerikancı terminolojinin ve bakış açısının egemen olması sağlanmıştır.

Oda, Kıta Avrupası ve ıngiltere'de " Chamber" karşılığı ; Birlik de " Union" karşılığı olarak ABD'de yaygın olarak kullanılmaktadır. Bu tür meslek kuruluşların Türkçe'de ki eski adı;  dilimize ıtalyanca'dan geçen Lonca'dır. Esnaf, kelimesi de aslında sınıflar kelimesinin çoğuludur. Ahilik sistemi de bir tür meslek kuruluşudur.

ışin ilginç tarafı; ABD'de de  "Union"  ya da "Trade Union" kelimesi tam olarak; Türkçeye'ye Fransızcadan geçen, SENDıKA kelimesinin karşılığıdır.:=)))

Yani bizler Değerleme Uzmanları Sendikası Üyeleriyiz. Ama, sendikalar kanunu Türk mevcuatında ayrı bir kanalladan geliştiğinden, beyaz yakalı okumuşları, sanayicileri ve tüccarları " odalar" da,  mavi yakalı sanayi işçilerini sendikalarda örgütlenmelerine izin verilerek  mevzuat tam bir çorbaya çevrilmiştir.

Bu yüzden kullanılan her kavram ve kelime; Türk Hukuk sisteminde ayrı ayrı yerlerde karşılık bulmaktadır.

Aynı şekilde; Birlik Statüsü kavramı da ABD ıngilizcesinde olduğu gibi alınmıştır. Doğrusu BıRLıK TÜZÜğÜ'dür.

Hem "birlik" hem de "oda" olmaz. Ancak Birlik, alınacak genel kurul kararı ve yasal düzenlemelerle adını değiştirebilir.:=)

A.Mesut Tatlıpınar