Gönderen Konu: TECRÜBE şARTINI TEVSıK ETMEK ıÇıN 3 YILLIK FııLı ÇALIşMA KOşULU KALDIRILDI  (Okunma sayısı 18073 defa)

may

  • MBB
  • YENİ ÜYE
  • YENİ ÜYE
  • *
  • İleti: 3
Kısa süre zarfında değerleme sektörünün tamamen lisanslı uzmanlara bırakılmasının ilk adımı atılmıştır. Bu mesleği devam ettirmenin tek yolu sınavları bir an önce vermektir. Yapılmasını umduğum en öncelikli ikinci işlem sektörün belirli kişi ve kurumların hegemonyasından kurtulmasını sağlamaktır. Bu nedenle birlik seçimleri son derece önemlidir. (Yanlış anlaşılmaz ise benim burada yazılarını takip ettiğim ve ayaküstü bile tanışıklığımın olmadığı A.Mesut Tatlıpınar vb. gibi değerleme uzmanlarının üst yönetimde olması gerektiğine inanıyorum)Önümüzdeki seçimlerde haklarımızı savunan ve söz sahibi olabileceğini düşündüğünüz kişileri seçmekten başka çare bulunmamaktadır. Saygılarımla.

VARLIK VE DEGER

  • GOLD ÜYE
  • ***
  • İleti: 70
Kısa süre zarfında değerleme sektörünün tamamen lisanslı uzmanlara bırakılmasının ilk adımı atılmıştır. Bu mesleği devam ettirmenin tek yolu sınavları bir an önce vermektir. Yapılmasını umduğum en öncelikli ikinci işlem sektörün belirli kişi ve kurumların hegemonyasından kurtulmasını sağlamaktır. Bu nedenle birlik seçimleri son derece önemlidir. (Yanlış anlaşılmaz ise benim burada yazılarını takip ettiğim ve ayaküstü bile tanışıklığımın olmadığı A.Mesut Tatlıpınar vb. gibi değerleme uzmanlarının üst yönetimde olması gerektiğine inanıyorum)Önümüzdeki seçimlerde haklarımızı savunan ve söz sahibi olabileceğini düşündüğünüz kişileri seçmekten başka çare bulunmamaktadır. Saygılarımla.

Sayın may, görüşlerinize katılıyorum ancak meslek ileriye mi gidiyor yoksa önüne gelenin girdiği bir meslek mi olacak inanın buna karar veremedim. ışe olumlu yanından bakarsak sizin dediğiniz gibi olacak olumsuz yanından bakarsak iyice ayağa düşecek..A.Mesut Tatlıpınar ve işi bilip doğruları söylemekten çekinmeyen diğer büyüklerimize hakikaten yetkili yerlerde ihtiyacımız var..

may

  • MBB
  • YENİ ÜYE
  • YENİ ÜYE
  • *
  • İleti: 3
Sayın Varlık ve Değer, görüşlerime genel olarak katılmanıza sevindim, sektör şu anda da iyice ayağa düşmemiş midir? emin olun bundan kötüsü olamaz. ışe olumlu yönden bakılması taraftarıyım. Sahada çalışan kişilerin yönetimde olması en azından yakasına yapışacağımız birilerinin olması anlamına gelir. 

mkuyumcu

  • YENİ ÜYE
  • YENİ ÜYE
  • *
  • İleti: 1
Değerleme sektöründe bu kadar sorun varken bunlar ile ilgili ciddi bir adım, çalışma ufukta görünmezken!  SPK durup dururken bu 3 yıllık tecrübe şartını niye kaldır dı ?  Bunu yaparken neyi amaçla dı ? TDUB tan bu konu ile ilgili görüş soruldu mu soruldu ise neden bu üyelerden bu konuda fikir alınmadı (alınmadı ise daha vahim bir durum ortaya çıkar) aklıma gelen bu sorulara cevap verecek bilgisi olan var mı? Bu platform da özellikle görüşlerini önemsediğim mesut bey’den bu konular ile ilgili fikirlerini öğrenmek isterim.

VARLIK VE DEGER

  • GOLD ÜYE
  • ***
  • İleti: 70
Bu konu ile ilgili SPK veya SPL nezdinde bilgi edinen oldu mu?

SADÝ

  • STANDART
  • **
  • İleti: 48
                               Sayın;
                                        mçağlayan,
                           SPK'nın  Taslağı ile ilgili görüşlerinize kısmen katılıyorum.Ancak;sizde biliyorsunuz ki!...Uygulamada,gerek Hukuk gerekse Ceza Mahkemeler'inde  görev yaptığınız veya ikametgahınızın olduğu yerde  "Gayrimenkul Değerleme Uzmanı" olarak  Adalet Komisyonuna  müracaat ettiğinizde 3 yıllık tecrübe şartı aransada "Mühendis" ünvanlı bir kişinin müracaatında da bu şart aranmaktadır.Ancak,SPK Lisanslı Gayrimenkul Değerleme Uzmanı'nın her türlü vasıftaki taşınmazların Değerlemesine yetkili olduğunun,dolayısıyla  görev tanımını/alanını tam olarak bilinmediğinden,alınan Lisans 3 yıllık tecrübe şartını içersede bir artısı yok.Ancak,TDUB'nin "Gayrimenkul Değerleme Uzmanları" ile 3 yıllık tecrübe şartını içeren ve bu kişilerin GDU olarak mahkemelerde bilirkişi olarak görev yapabileceklerine dair birkaç sene önce Adalet Bakanlığına,Adalet Bakanlığı'nın da 81 ıl'in Cumhuriyet Başsavcılıklarına bilgi yazısını gönderdiğini biliyorum.Tebliğ taslağı bu şekilde kesinleşirse ve TDUB de bu konuda  Tebliğ'e atıfta bulunarak tekrar Adalet Bakanlığına  bilgi yazısı gönderirse,mahkemelerde"...Bilirkişi Listelerinin Düzenlenmesi Hakkında Yönetmelik" 'e aykırı gerekçesiyle bilirkişi başvurularını dahi kabul etmeyecektir.Mahkemelerde bilirkişilik  görevini bilfiil ifa ettiğimiz esnada "Gayrimenkul Değerleme Uzmanlarının" her kademedeki adliye görevlisine görev tanımını/alanını ve Lisanssız Mühendis ünvanlı kişilerden daha ehil olduğumuzu ve her vasıftaki gayrimenkulün değerlemesini yapmaya yetkili olduğumuzu,dolayısıyla teferruatlı olarak anlatmamız,bilgilendirmemiz gerekir.Ayrıca,2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'na da atıfta bulunmanızın ve bu şekliyle SPK'ya göndermenizin faydalı olacağını düşünüyorum.Bildiğiniz üzere Normlar Hiyerarşisi aynı konuda düzenleme yapılan alt normun bir üst norma uyma zorunluluğu vardır.Uyulmadığı takdirde ıdari yargıda dava konusu olduğu'nda iptal edilmesi sözkonusudur.Ancak,burada dikkat edilmesi gereken nokta Adli Bilirkişi Listelerinin hazırlanmasındaki Yönetmelikle,SERMAYE PıYASASINDA FAALıYETTE BULUNANLAR ıÇıN LıSANSLAMA VE SıCıL TUTMAYA ıLışKıN ESASLAR HAKKINDA TEBLığ(gerçekleştiğinde) birbirinin alt normları değildir.SAYGILARIMLA
                         
                                  SPK'nın ılgili ınternet Sayfasına Gönderdiğim, Görüşümle ılgili Mail'im Aşağıda Olduğu Gibidir;
SERMAYE PıYASASINDA FAALıYETTE BULUNANLAR ıÇıN LıSANSLAMA VE SıCıL TUTMAYA ıLışKıN ESASLAR HAKKINDA TEBLığ TASLAğI’NIN;

1)                 6/2nci maddesi; “ Lisansa tabi personelin lisans alıncaya kadar ilgili lisans sahibi bir personel refakatinde yardımcı personel şeklinde çalışması mümkündür. Ancak yardımcı personel olarak çalışılan süre 5 yılı geçemez.”hükmündedir.
Bu madde,şirketler ve lisanssız çalışanlar tarafından suistimale açık olduğundan ve mevcut ciddiyetsiz durumdan bir farkı olmayacağını ve  kaldırılmasının faydalı olacağı kanaatindeyim.


2)                 7/2nci maddesi : ” Sermaye Piyasası Faaliyetleri Düzey 1 lisansı ve Konut Değerleme Lisansı için en az 2 yıllık yükseköğretim düzeyinde, diğer tüm lisanslar için ise en az 4 yıllık yükseköğretim düzeyinde eğitim alınmış olması gerekmektedir.”hükmündedir.
            Ancak,Değerleme konusu gayrimenkullerin büyük bir çoğunluğunun  Kat ırtifaklı veya Kat Mülkiyetli olarak “mesken” vasfıyla tapu sicilinde kayıtlı olması,bu vasıftaki gayrimenkullerinde, 2 yıllık Yükseköğretim gören,sınavda üç dersten sorumlu,1 yıl tecrübeli Lisanslı Konut Değerleme Uzmanları tarafından Değerlemesinin yapılması hakkaniyet,eşitlik ilkesine aykırı olduğu gibi etik değildir.Çünkü,Gayrimenkul Değerleme şirketleri;değerlemenin gerçeğe yakın tesbiti ve kabul edilebilirlik ölçülerini göz önünde bulundurmaktan ziyade, ucuz değerleme yaptırabilmek için şu anda olduğu gibi eğitim düzeyi düşük olan kişileri tercih edecek   ve  4 yıllık Yükseköğretim görmekle beraber 3 yıllık tecrübe şartını yerine getirmiş,Lisans almış olan kişilerin hakkına tecavüz edecek  ve burada şu anda olduğu gibi şirketler tarafından yapılan haksızlığın hukuksuzluğun önüne geçilemeyecek,Lisanslı Gayrimenkul Değerleme Uzmanlarının da yapılan haksızlık,hukuksuzluk ve eşitsizlik karşısındaki sızlanmaları hararetle devam edecek,sözkonusu tebliğ hükümleri kesinleşip,resmi gazetede yayımlandıktan sonra,Anayasa’nın eşitlik ilkesine aykırı olarak idari yargıda iptaline gidileceği aşikardır.Bu yüzden,Konut Değerleme Uzmanlığı’nın da 4 yıllık eğitim görme şartının getirilmesi ile birlikte 1 yıllık tecrübesini,3 yıla ikmal edinceye kadar  Gayrimenkul Değerleme Uzman Yardımcısı olarak Gayrimenkul Değerleme Uzman nezaretinde/refakatinde çalışması,3yıllık tecrübe şartını tevsik ettikten sonra sınava tabi olmadan Gayrimenkul Değerleme Uzmanı Lisanssına hak kazanmasının eşitlik,adalet ve hakkaniyet ilkesine uygun olacağı ve sızlanmaları önleyeceği kanaatindeyim.Ayrıca,Gayrimenkul Değerleme Uzmanlığı sınavındaki 5 modül dersin verilmesinin zorluğu ve 2 yıllık yüksekokul mezunu ola şartının yeterliliği nedeniyle,4 yıllık mezundan ziyade ön Lisans mezunları bu mesleğe teveccüh gösterecek zamanla mesleği icra eden kişilerin 2 yıllık mezun olduğu görülecek ve okuyanla-okumayan veya 2 yıllık yüksekokulla,4 yıllık Fakülte mezunu bir olmayacağı için;eğitim düzeyi düştüğü ve tecrübe şartı 1 yıla düştüğü için hazırlanan değerleme raporlarının kalitesi düşeceği gibi değer faktörü gerçeklikten uzak olacak,mesleğimizin toplum içindeki  “Güvenirlik” ilkesi zedelenecektir.Ayrıca,mesleki uygulamalı eğitimin bilfiil sahada çalışarak tecrübe kazananlardan daha faydalı olmayacağını ancak,3 yıllık tecrübe şartıyla birlikte Lisanssı almaya hak kazandıktan sonra bu eğitimin hem bilgi bakımından hemde meslekdaşlarımızla kaynaşıp birlik ve beraberlik duygusu ve meslek bilinci içersinde hareket edilmesi yönünden faydalı olacağı kanaatindeyim.

3)           Tebliğ Taslağının 7/3 ncü maddesi; 1 ve 3 yıllık tecrübe şartlarının sürelerinin  Gayrimenkul Değerleme şirketlerinde çalışma şartını getirmektedir.Ayrıca,tecrübe şartı süresinin tamamlanmasının mahkemelerde Gayrimenkul Değerlemeye yönelik bilirkişilik yapanlarında eklenmesinin(şu anda olduğu gibi) adil olacağı kanaatindeyim.. 

4)            Ayrıca,Tebliğ Taslağına “Lisanslı Gayrimenkul Değerleme Uzmanları Tapu Müdürlükleri,Kadastro Müdürlükleri ve Belediye ımar Müdürlüklerinde bilgi ve belge istemlerinde,Gayrimenkul Değerleme Uzmanları Birliğinin üye kimlik kartını veya SPK’ca verilmiş Lisanssını ibraz etmek zorundadır.”hükmünün eklenmesi ile sözkonusu kamu kurumlarındaki suistimallerin önleneceği kanaatindeyim.   


5)           Ayrıca,şu anda Gayrimenkul Değerleme Uzmanlığını almış/hak kazanmış kişilere 3 yıllık tecrübe şartının kalkması karşısında,Gayrimenkul Değerleme şirketlerinin Çözüm Ortağı olarak sözleşme yapması durumunda tecrübeleri gözetilerek öncelikli olarak bu kişi/kişilerce sözleşme yapması şartı getirilmesinin sahada aktif olarak çalışmayan Lisanslı Gayrimenkul Değerleme Uzmanlarının da aktif hale gelecek,Gayrimenkul Değerlemesi ehil olanlar tarafından yapılması sağlanacağı ve faydalı olacağı kanaatindeyim. 

      Yüksek Kurulunuzun Takdirlerine,Sunarım.18/03/2014

                                                                                                                                                                       SAYGILARIMLA

VARLIK VE DEGER

  • GOLD ÜYE
  • ***
  • İleti: 70
Sn. SADı;

Bahsettiğiniz konular, sorunlar ve çözüm yolları sektördeki bütün sıkıntıları tanımlar nitelikte. Benzer önerileri göndermiştim, müsaadenizle sizin önerilerinizi de kopyalarak tekrar gömdereceğim. Bu kıymetli görüşlerinizi kurumların mail adreslerinde siz de paylaşırsanız göremeyen gözlere bir nebze doğruları gösterme şansımız olur.

ABDULLAH UZGUR

  • Ziyaretçi
TDUB'un duyurusu aşağıdaki gibidir:

"Sermaye Piyasası Kurulu’nun gayrimenkul ve konut değerleme uzmanlığı için aranan tecrübe şartına dair almış olduğu 26.02.2014 tarih ve 6/189 sayılı kararına yönelik, Birliğimizce hazırlanan ekteki yazı 19.03.2014 tarihinde SPK’ya gönderilmiştir."

http://www.tdub.org.tr/images/pdf/2014.03.19_46_spk_tecrube_sarti.pdf

Hayırlı sonuçlara vesile olmasını diliyorum.
« Son Düzenleme: Mart 20, 2014, 09:36:36 ÖÖ Gönderen: ABDULLAH UZGUR »

antepli

  • YENİ ÜYE
  • *
  • İleti: 4
Sayın arkadaşlar
Fiilen bu durumdan etkilenen birisiyim.Sınavları 1.5  yıl önce verdim tecrübe şartını bekliyorum.Bu arada çözüm ortağı olarak 150 civarında rapor yazdım.Son 5 aydır ise hiç iş yapamadım.Bunun sebebi ise firmaların ucuz işgücü olarak görüp çalıştırdığı ve lisans almaya gereksinim duymayan bu meslekte amaçsız günler geçiren kişilerdir,Yani şu anda onlar iş yapabiliyor benim gibi sınavı vermiş tecrübe şartını bekleyen kişiler iş yapamamaktır.
Benim görüşlerim şöyledir.
1-Mesleğe giriş yapabilmek için önce sınavları verme şartı aranmalıdır.
2-Sınavları verdikten sonra staj dönemi başlar.(SPK yada Tdub organizasyonu ile).3 yıllık staj dönemi çok uzun olacağından 1 yıla indirilebilir.
3-Lisansını alan istediği gibi çalışır.

ABDULLAH UZGUR

  • Ziyaretçi
Değerli meslektaşlarım,
Tebliğ taslağına ilişkin görüşlerimi ve önerilerimi içeren uzunca bir yazıyı SPK' ya gönderdim. Bu platformda, bazı önerilerimi paylaşmamın kifayet edeceği kanaatindeyim.

TEBLığ TASLAğINDAKı HÂLı
"Madde 6/2 - Lisansa tabi personelin lisans alıncaya kadar ilgili lisans sahibi bir personel refakatinde yardımcı personel şeklinde çalışması mümkündür. Ancak yardımcı personel olarak çalışılan süre 5 yılı geçemez."

Madde 6/2 (ÖNERıM) - Lisansa tabi personelin lisans alıncaya kadar ilgili lisans sahibi bir personelin refakatinde yardımcı personel şeklinde çalışması mümkündür. Ancak, lisans sahibi bir personelin refakatinde en fazla 3 adet yardımcı personel çalıştırılabilir ve yardımcı personel olarak çalışılan süre 5 yılı geçemez.  


TEBLığ TASLAğINDAKı HÂLı
"Madde 7/3 - "Kurumsal Yönetim Derecelendirme Lisansı ve Kredi Derecelendirme Lisansı için derecelendirme kuruluşlarında en az 3 yıl, Konut Değerleme Lisansı için gayrimenkul değerleme şirketlerinde en az 1 yıl, Gayrimenkul Değerleme Lisansı için ise yine gayrimenkul değerleme şirketlerinde en az 3 yıl çalışarak tecrübe şartının yerine getirilmesi gerekmektedir. Bu şartların sağlanamaması halinde, SPL tarafından düzenlenecek ve içeriği Kurul tarafından onaylanacak mesleki uygulamalı eğitim programının başarı ile tamamlanması durumunda da tecrübe şartı yerine getirilmiş sayılır. Tecrübe şartını tevsik edici belge ve bilgiler Kurul tarafından ayrıca belirlenir.”


"Madde 7/3 (ÖNERıM) - "Kurumsal Yönetim Derecelendirme Lisansı ve Kredi Derecelendirme Lisansı için derecelendirme kuruluşlarında en az 3 yıl, Konut Değerleme Lisansı için gayrimenkul değerleme şirketlerinde en az 1 yıl, Gayrimenkul Değerleme Lisansı için ise yine gayrimenkul değerleme şirketlerinde en az 3 yıl çalışarak tecrübe şartının yerine getirilmesi gerekmektedir. Bu şartların sağlanamaması halinde, SPL tarafından düzenlenecek ve içeriği Kurul tarafından onaylanacak mesleki uygulamalı eğitim programının başarı ile tamamlanması durumunda da, tecrübe şartı yerine getirilmiş sayılır. Ancak, Gayrimenkul Değerleme Lisansına ilişkin tecrübe şartı, eğitim programının kapsamı dışındadır. Tecrübe şartını tevsik edici belge ve bilgiler Kurul tarafından ayrıca belirlenir.”


TEBLığ TASLAğINDAKı HÂLı
"Madde 19/2 – “Lisans yenileme eğitim tarihinin hesaplanmasında lisans alınmaya hak kazanıldığı tarih esas alınır. Lisans yenileme eğitiminin alınması gerektiği tarihten en az 2 ay önce lisans yenileme eğitimi almak için SPL’ ye başvuruda bulunulması ve lisans yenileme eğitiminin alınması gerektiği tarihi takip eden 2 ay içerisinde eğitimin alınmış olması zorunludur.”


"Madde 19/2 (ÖNERıM) – “Lisans yenileme eğitim tarihinin hesaplanmasında lisans alınmaya hak kazanılan tarih esas alınır. Lisans yenileme eğitiminin alınması gerektiği tarihten en az 4 ay önce lisans yenileme eğitimi almak için SPL’ ye başvuruda bulunulması ve lisans yenileme eğitiminin alınması gerektiği tarihi takip eden 4 ay içerisinde eğitimin alınmış olunması zorunludur.”

« Son Düzenleme: Mart 25, 2014, 10:20:25 ÖÖ Gönderen: ABDULLAH UZGUR »

Mehmet Benan Kýlýç

  • STANDART
  • **
  • İleti: 29
Konu ile ilgili TDUB'a gönderdiğim görüş bildirme yazısı.


SPK tarafından yayınlanan tebliğ taslağına,kurumunuzun 19.03.2014 tarihinde vermiş olduğunuz görüş çerçevesinde; sadece gayrimenkul değerleme uzmanlarının 3 yıllık tecrübe şartının fiilen kaldırılmasına itiraz edilmesi, konut değerleme uzmanlarının tecrübe koşulunun kaldırılmasına herhangi bir itiraz olmaması son derece vahim sonuçlar içereceği kanaatindeyim .Söyle ki:

Kurumunuzun önerdiği şekilde sadece değerleme uzmanları için bir düzenleme yapılırsa; bir tarafta fiilen 3 yıllık tecrübe şartı bulunan, 4 yıllık üniversite mezunu, imtihanı verme şartı bulunan değerleme uzmanları, diğer tarafta en az 2 yıllık ön lisans mezunu, imtihanı vermiş ancak kısa bir eğitimle tecrübe şartı yerine getirebilen,TDUB’a üye olma zorunluluğu dahi bulunmayan konut değerleme uzmanları. Sizce sınava yeni girecek aday, hangisini tercih edecektir? Konut değerleme uzmanlığı zahmetsiz, daha az üniversite eğitimli,tecrübe şartsız, çantada keklik olarak durmaktadır.

Konut değerleme uzmanlığının bu kadar cazip hale getirilmesi, piyasada ucuz iş gücüne olan talebin artmasına, tabandaki yozlaşmış durumun devamı anlamına gelecektir. Aynı işi yapan iki lisanslı arasında aracı firmaların daha az maliyetli konut değerleme uzmanlarına yönelmesi, lisanslı değerleme uzmanlarını çok zor durumlara sokacaktır.

Çeşitli platformlarda dile getirdiğimiz gibi mevcut düzenin korunması- her iki lisans sahiplerininde 4 yıllık fakülte mezunu olması ve 1,3 yıllık tecrübe şartlarının bulunması-  mesleğimizin geleceği açısından hepimizin arzu ettiği  bir durumdur. 

Ancak gelinen noktada,değerleme sektörü maalesef her geçen gün kan kaybetmeye devam etmektedir.

Saygılarımla, 




ABDULLAH UZGUR

  • Ziyaretçi
Mehmet bey,
Açıklamalarınızda çok haklısınız. Bu vesileyle SPK'ya gönderdiğim yazıda yer alan aşağıdaki önerimi de paylaşıyorum.

TEBLığ TASLAğINDAKı HÂLı
"Madde7/2 - Sermaye Piyasası Faaliyetleri Düzey 1 lisansı ve Konut Değerleme Lisansı için en az 2 yıllık yükseköğretim düzeyinde, diğer tüm lisanslar için ise en az 4 yıllık yükseköğretim düzeyinde eğitim alınmış olması gerekmektedir. "


Madde 7/2 (ÖNERıM) - Sermaye Piyasası Faaliyetleri Düzey 1 lisansı ve Konut Değerleme Lisansı için en az 2 yıllık yükseköğretim düzeyinde, diğer tüm lisanslar için ise en az 4 yıllık yükseköğretim düzeyinde eğitim alınmış olunması gerekmektedir.
« Son Düzenleme: Mart 25, 2014, 10:30:16 ÖÖ Gönderen: ABDULLAH UZGUR »

VARLIK VE DEGER

  • GOLD ÜYE
  • ***
  • İleti: 70
Piyasa hacminin %70-%80'inin konut değerlemesi olduğu düşünüldüğünde GDU için 3 yıllık tecrübe şartının korunmasının pek anlamı kalmıyor. Yani korunamayan %80'lik esas işi teşkil eden kısım, 2 yıllık mezunu lisanssız elemanlarca yapıldığı takdirde emek sömürüsünün artarak devam edeceği kanısındayım. Konut değerlemesi harici geriye kalan ve toplam iş hacminin %20'sine denk gelen işler için de 1 tane Lisanslı Gayrimenkul Değerleme Uzmanı istihdam edildiğinde, şirketler açısından hiçbir sorun kalmıyor.

maras46

  • YENİ ÜYE
  • GOLD ÜYE
  • *
  • İleti: 212
TÜRKıYE DEğERLEME UZMANLARI BıRLığı BAşKANLIğINA
ıSTANBUL

Konu: Sermaye piyasasında faaliyette bulunanlar için lisanslama ve sicil tutmaya ilişkin esaslar hakkında tebliğ taslağı hakkında görüşlerim.


Tebliğ taslağının 7. Maddesinin 2. Fıkrasında: “Sermaye Piyasası Faaliyetleri Düzey 1 lisansı ve Konut Değerleme Lisansı için en az 2 yıllık yükseköğretim düzeyinde, diğer tüm lisanslar için ise en az 4 yıllık yükseköğretim düzeyinde eğitim alınmış olması gerekmektedir.” Denilmektedir.

Tebliğ taslağının 7. Maddesinin 3. Fıkrasında: “Kurumsal Yönetim Derecelendirme Lisansı ve Kredi Derecelendirme Lisansı için derecelendirme kuruluşlarında en az 3 yıl, Konut Değerleme Lisansı için gayrimenkul değerleme şirketlerinde en az 1 yıl, Gayrimenkul Değerleme Lisansı için ise yine gayrimenkul değerleme şirketlerinde en az 3 yıl çalışarak tecrübe şartının yerine getirilmesi gerekmektedir. Bu şartların sağlanamaması halinde, SPL tarafından düzenlenecek ve içeriği Kurul tarafından onaylanacak mesleki uygulamalı eğitim programının başarı ile tamamlanması durumunda da tecrübe şartı yerine getirilmiş sayılır. Tecrübe şartını tevsik edici belge ve bilgiler Kurul tarafından ayrıca belirlenir.” denilmektedir.

   Söz konusu tebliğin, 7. Maddesindeki 2. Fıkrasında geçen “2 yıllık yüksek öğretim düzeyi” ve 3. Fıkralarında geçen “Kurul tarafından onaylanacak mesleki uygulamalı eğitim programının başarı ile tamamlanması durumunda da tecrübe şartı yerine getirilmiş sayılır.” ibareleri; Anayasaya, yürürlükteki kanunlara, Uluslararası Antlaşmalara, yönetmelik ve genelge hükümlerine aykırılık teşkil etmektedir.
   

1-   Anayasanın kanun önünde eşitlik başlığını taşıyan 10. maddesi; “Hiçbir kişiye, aileye, zümreye ve sınıfa imtiyaz tanınamaz. Devlet organları ve idare makamları bütün işlemlerinde kanun önünde eşitlik ilkesine uygun olarak hareket etmek zorundadır” hükmünü taşımaktadır. Bu hükme göre, yetiştirilme amacı farklı olan, ön lisans ve lisans mezunlarının bir tutularak ön lisans mezunlarının “Konut değerleme uzmanlığı” imtihanına girecek olması, Anayasamızın 10. Maddesi hükmü ile çelişmektedir. Ülkemizde, 4 yıllık üniversiteyi kazanmak için daha ağır derslere çalışmak,  daha fazla zaman ve emek harcamak gerekir. Çünkü bir inşaat mühendisliği bölümünü kazanmayı gerektirecek üniversite puanı ile, inşaat teknikerliği bölümünü kazanmayı gerektirecek üniversite puanı arasında çok ciddi fark vardır. Kazanılan 4 yıllık lisans eğitimini bitirmek için de, ön lisans eğitimine göre daha ağır derslerin imtihanında başarılı olma mecburiyeti bulunmaktadır. Ön lisans mezunlarının, lisans mezunları ile denk sayılması, lisans mezunlarının geçmişte harcadığı zaman ve emeklerin hiçe sayılması anlamına gelecektir. Konut değerleme ve gayrimenkul değerleme lisanslarının, sahada uygulama alanları aşağı yukarı ortaktır. Ön lisans mezunlarına verilmesi düşünülen bu hak, mevcut durumda hizmet veren tüm değerleme uzmanlarının kazanç ve kariyerini etkileyecektir. Diğer taraftan tecrübe şartının kaldırılması manasına gelen düzenleme de, geçmişte, tecrübe şartını yerine getirmek için, zaman ve emek harcayan konut ve değerleme uzmanlarına karşı adaletsiz bir ortam doğuracaktır.
 
2-   2499 sayılı kanunun, 22 ve 30. Maddesindeki hükümlere dayanılarak çıkartılan Sermaye Piyasasında Uluslararası Değerleme Standartları Hakkında (UDES)  Tebliğ (Seri: VIII, No: 45) hükümleri şöyledir:
-    “Bir Profesyonel Mülk Değerleme Uzmanı, kişisel mülkiyet, şirket ve finansal hak ve menfaatler gibi diğer mülkiyet kategorilerinde de değerleme yapmak için gerekli özel uzmanlığa da sahiptir.” 
-   Aynı tebliğde geçen değerleme uzman tarifi şöyle yapılmıştır: “kabul görmüş bir ulusal değerleme kuruluşunun üyesi olmalı veya devlet tarafından lisans verilmiş ya da mahkemeler veya eşdeğer statüdeki bir makam tarafından atanmış olmalıdır.” 
-   Aynı tebliğde geçen ve değerleme uzmanlığı mesleğinin anayasası niteliğindeki Ahlaki ılkeler bölümünde yetkinlik ilkesi şu şekildedir: “Değerleme Uzmanı, üstlendiği görevi genel kabul görmüş profesyonel standartlara uygun olarak yerine getirmek için gerekli bilgi, beceri ve deneyime sahip olmalıdır. Sadece “Tanımlar” kısmında belirtilen Değerleme Uzmanı tanımına uyan bir uzman bu standartlarla ilgili görevleri üstlenebilir.”
-   Söz konusu tebliğin 7. Maddesindeki hükümler, Uluslararası Değerleme Standartları hükümlerine muhalefet niteliği taşımaktadır. En önemlisi mesleğimizin mevcut bilgi-tecrübe seviyesini aşağıya düşüreceği kaçınılmazdır. Tebliğ taslağının 7. Maddesindeki ilgili ibareler, UDES’in ahlaki ilkesi ile zıtlık teşkil etmektedir. Gayrimenkul değerleme sektöründe: kariyer, tecrübe ve bilgi seviyesinin aşağıya çekilmesi uluslararası arenada ülkemizi zor durumda bırakabilir. 

3-   6362 sayılı kanunun 62/2 maddesindeki hüküm şu şekildedir: “(2) Kurul, bu Kanun hükümlerine tabi kuruluşların bilgi sistemleri denetimi, derecelendirme ve değerleme faaliyetlerinin güvenli ve bağımsız şekilde yürütülmesi ve bunu teminen kalite güvence sistemlerinin oluşturulması ile kamu yararını da gözetmek suretiyle uluslararası standartlara uyumunun sağlanması amacıyla düzenleme, gözetim ve denetim yapar.” Tebliğ taslağının 7. Maddesinin 2. Ve 3. Fıkrasındaki hükümlerin uygulamaya girmesi, 6362 sayılı kanunun 62/2 maddesindeki “uluslararası standartlara uyumunun sağlanması” ibaresi ile çelişen bir durum ortaya çıkartmaktadır. Gayrimenkul ve Konut Değerleme Uzmanlarının 4 yıllık mezun olacağı ve hangi tecrübe şartlarına sahip olması gerektiği hükümleri kanun ve tebliğlerle belirlenmiş iken, bilgi ve tecrübe seviyesinin düşürülmesi, uluslararası standartlara uyum konusunu tartışmaya açabilir.

4-   6306 Sayılı Kanunun 12 maddesindeki hüküm şu şekildedir: “Sermaye Piyasası Kuruluna kayıtlı olarak faaliyet gösteren lisanslı değerleme kuruluşlarının isim ve adreslerini belirten listeler, her yıl ocak ayı içinde, ikinci fıkradaki mahkemelere bildirilmek üzere Sermaye Piyasası Kurulunca valiliklere gönderilir. Yeterli sayıda değerleme uzmanı bulunan yerlerde, 10 uncu maddede öngörülen değer tespitleri, bilirkişi sıfatıyla öncelikle Sermaye Piyasası Kurulundan lisanslı değerleme uzmanlarına, taşınmaz geliştirme konusunda yüksek lisans veya doktora yapmış olan uzmanlara yaptırılır.” 28258 sayılı Resmi Gazetede yayınlanan Bilirkişi Listelerinin Düzenlenmesi hakkındaki yönetmeliğin 7. Maddesinde “Bilirkişilik yapacağı alanda en az üç yıllık meslekî deneyime sahip olmak” hükmü yer almaktadır. Söz konusu tebliğ taslağında geçen “Kurul tarafından onaylanacak mesleki uygulamalı eğitim programının başarı ile tamamlanması durumunda da tecrübe şartı yerine getirilmiş sayılır.” şekli ile uygulamaya girmesi halinde,  28258 sayılı resmi gazetede yayınlanan 3 yıllık tecrübe şartı ile uyumsuz bir durumun ortaya çıkmasına ve 6306 sayılı kanunun 12. Maddesindeki hükme göre görev yapamamasına yol açacaktır.

5-   2499 sayılı kanun gereği kurulan T. C. Başbakanlık Sermaye Piyasası Kurulunun, Sermaye piyasasında faaliyette bulunanlar için lisanslama ve sicil tutmaya ilişkin esaslar hakkındaki (Seri: VIII, No: 34) tebliğinde, Gayrimenkul Değerleme Uzmanı ve Konut Değerleme Uzmanı olma şartları şu şekilde belirlenmiştir: Madde 7- (Değişik: Seri: VIII, No: 52 sayılı Tebliğ ile) Gayrimenkul Değerleme Uzmanı: Bir gayrimenkulün, gayrimenkul projesinin veya bir gayrimenkule bağlı hak ve faydaların değerlemesini yapacak gayrimenkul değerleme şirketleri tarafından istihdam edilen veya gayrimenkul değerleme şirketleri ile sözleşme imzalamak suretiyle değerleme hizmeti veren, asgari 4 yıllık üniversite mezunu, gayrimenkul değerlemesi alanında en az 3 yıl tecrübesi olan ve Kurulun lisanslamaya ilişkin düzenlemeleri çerçevesinde kendilerine Gayrimenkul Değerleme Uzmanlığı Lisansı verilen kişilerdir. Madde 11- (Ek: Seri: VIII, No: 52 sayılı Tebliğ ile) Konut Değerleme Uzmanı : Sermaye Piyasası Mevzuatının gerektirdiği hallerde, konut değerlemesi yapan ve değerleme şirketlerinde istihdam edilen veya değerleme şirketleri ile sözleşme imzalamak suretiyle konut değerlemesi hizmeti veren, asgari 4 yıllık üniversite mezunu, konut değerlemesi alanında asgari 1 yıl tecrübesi olan ve Kurulun lisanslamaya ilişkin düzenlemeleri çerçevesinde kendilerine Konut Değerleme Uzmanlığı Lisansı verilen kişilerdir. 2499 sayılı kanuna dayalı olarak çıkartılan, 26601 sayılı Resmi Gazetede yayınlanan ve bu hükümler yürürlüktedir. Söz konusu tebliğ taslağında 4 yıllık üniversite mezun olma şartının 2 yıllık mezun olmaya ve tecrübe şartı hükümlerinin, mesleki eğitim ile giderilmesi hususları Resmi Gazetede yayınlanan hükümler ile çelişmektedir. 

6-   Bankalara değerleme hizmeti verecek kuruluşların yetkilendirilmesi ve faaliyetleri hakkında yönetmeliğin 1. Maddesi: (Ek:RG-29/09/2007-26658) (Değişik:RG-14/8/2012-28384) Değerleme uzmanı: Değerleme kuruluşu tarafından değerleme yapmak üzere istihdam edilen, en az dört yıllık lisans düzeyinde öğrenim görmüş, bankacılık, bağımsız denetim, sigorta eksperliği veya mahkemelerde bilirkişilik de dahil olmak üzere değerleme konularında en az üç yıllık tecrübeye sahip ya da değerleme konusunda yurt içinde veya yurt dışında yetkili kurumlar tarafından verilen mesleki yeterlilik sertifikalarına sahip olan kişileri” ifade eder.” şeklindedir. Mesleğimizin %95 iştigal alanı, kredilere konu taşınmazların değer tespitidir. BDDK’nın yönetmelik metninde geçen değerleme uzman tarifindeki tecrübe süresi, söz konusu tebliğ taslağındaki hükümler ile uyumsuzluk göstermektedir. Bu husus mesleğimizin icra edilmesinde sıkıntılı durum doğurabilir.

7-   Söz konusu tebliğ taslağının uygulamaya girmesi halinde, yeterli bilgi birikimi ve tecrübeye sahip olmayan çok sayıda kişinin bu mesleği icra etmesine yol açacaktır. Bilgi ve tecrübe seviyesinin düşürülmesi, kredilere konu taşınmazların değer tespitinde, muhtemel hataların oluşmasına yol açacaktır. Sizler de takdir edersiniz ki, 2001 krizinin perde arkasında, hatalı (kasıtlı) değerleme raporlarından verilen krediler yatmaktadır. Ülkemizin finans sisteminin daha sağlıklı işlemesi, sağlam değerleme raporlarından geçtiği bilinmektedir. 

DEğERLEME UZMAN SAYISI YETERLıDıR
   
1-   Ülke genelinde yılda yaklaşık 700.000 değerleme raporu düzenleniyor. 700.000 raporu, ortalama resmi gün sayısı olan 250 çalışma gününe böldüğümüz zaman ülke genelinde bir günde ortalama 2.800 rapor hazırlanmaktadır. Bir uzman bir günde 3 raporu çok rahat bir şekilde hazırlamaktadır. Eğer bir değerleme uzmanı günde 3 rapor hazırlar ise, bu ülkeye 930, 2 rapor hazırlar ise 1.400 değerleme uzmanı yeterlidir.
2-   01.01.2014 tarihinde, TAKBıS sistem şifresi dağıtıldıktan sonra, her lisanslı şirket, lisanslı veya lisanssız eksperlerin isimlerini, TDUB sayfasında yayınlattı. Ülke genelindeki çözüm ortağı (fiili olarak sahada çalışan) sayısının 1200 olduğu tahmin ediliyor.
3-   TDUB’un resmi internet sayfasında yayınlanan verilere göre Gayrimenkul Değerleme Uzman Sayısı 2545, Konut Değerleme Uzman sayısı 258’dir.
4-   Ülkemizde SPK ve BDDK’dan lisans almış şirket sayısı 130 civarındadır. Bu şirketlerde tahmini 800 civarında uzman görev yapmaktadır.
5-   Ülke genelinde, sahada bizzat çalışan gayrimenkul ve konut değerleme uzman sayısı en iyimser tahmin ile ne yazık ki 150 civarındadır.

Ülkemizde, lisans almış konut ve değerleme uzman sayısı 2803’tür. Bu uzmanların 803’ünün şirketlerde, 150 sinin sahada olduğunu varsayar isek, 1850 ‘sinin görev yapmadığı anlaşılacaktır. Bu konu çözülmeden, imtihan seviyesini lise mezunlarına, eğitim süresini de 1 saate indirmenin bir faydasının olmayacağı kanaatindeyim.  Ülkemizde yeteri sayıda, hatta fazla sayıda uzman vardır. Ancak uzmanları sahaya kanalize edecek, düzenlemelere ihtiyaç duyulmaktadır. 

ÇÖZÜM ÖNERıLERıM:
1-   Konut ve değerleme uzmanlığı lisans imtihanına katılmak için 4 yıllık üniversite mezunu olma şartı korunmalıdır.
2-   Bir şehirde, Gayrimenkul Değerleme Uzmanı mesleğini icra ediyor ise, o şehirde işler uzman tarafından yapılmalıdır. Eğer o vilayette lisanslı uzman yok ise, 4 yıllık üniversite mezunu, şirket kadrolarında çalışan personel tarafından yapılabilmelidir. Bu husus tesis edilmiş olur ise: 1850 uzman, ülke genelinde hangi vilayette daha az uzmanın olduğunu araştırıp kendisine şehir seçmeye başlayacaktır. Bilgi ve tecrübe, merkezden taşraya doğru hareket edecektir.
3-   ımtihanı kazanan kişilerin, gerçek yada tüzel vergi mükellefi olarak, faal çalışan gayrimenkul değerleme uzmanının yanında istihdam edildiği süre, tecrübe süresi olarak kabul edilmelidir. Bu süre zarfında, yardımcı konut veya değerleme uzmanı olarak rapor hazırlayabilmelidir. Ancak hazırladığı raporda, staj gördüğü lisanlı gayrimenkul değerleme uzmanının onayı ve imzasının olma şartı getirilmelidir. Böylece, sınavı kazanan lisans adayı, sahada bizzat çalışarak deneyim kazanacaktır. Muhtemel yaptığı hatalar, yine sahada bulunan değerleme uzmanı gözetiminde kendisine anlatılacaktır. Bu süre zarfında da, lisans adayı kazanç elde edecektir. Gerçek vergi mükellefi en fazla 3, tüzel kişi vergi mükellefi en fazla 10 lisans adayını istihdam edebilmelidir.


SONUÇ:
ınsan vicdanında en köklü duygu adalettir. Bu duygu; toplumun düzeni, barışı ve güvenliği için temel koşul, sağlam tutkal olarak kabul edilmektedir. Topluluk yaşamı, ancak adalet aracılığı ile varlık bulabilir ve daha da önemlisi süreklilik kazanabilir.

Devlete karşı güven duygusunun zedelenmemesi için, idari tasarrufta bulunan kurum ve kuruluşların alacağı kararlar, adalet duygusuna zarar vermemelidir.

Çok zor şartlarda, ağır ders yükü ile kazanılan imtihan ve tecrübe şartlarını yerine getiren mevcut konut ve gayrimenkul değerleme uzmanlarının kazanılmış haklarına, sıkıntı oluşturacak olan, “Sermaye piyasasında faaliyette bulunanlar için lisanslama ve sicil tutmaya ilişkin esaslar hakkında tebliğ taslağı” nın, 7. Maddesinin 2. Ve 3. Fıkralarındaki hükümlerin gözden geçirilmesini talep ediyor, saygılar sunuyorum. 25.03.2014


                        Ahmet GÖÇER
                        Gayrimenkul Değerleme Uzmanı

maras46

  • YENİ ÜYE
  • GOLD ÜYE
  • *
  • İleti: 212
1980 öncesi alınan bir karar ile 76.000 lise mezunu, 45 günlük eğitimden geçerek öğretmen oldu. 45 günlük alınan eğitim ile bunlar, fizik, kimya, matematik dersinde lise öğrencilerine ders anlattılar. O dönemi yaşayan bir öğrenci olarak, üniversite mezunu bir öğretmen ile  45 günlük öğretmen arasındaki farklılığı bizzat yaşadım. Mevcut hükümet, bu konuyu şiddetle eleştirdi. şimdi aynı hükümetin, bir kurumu bu tebliğ taslağına nasıl onay vereceğini çok merak ediyorum. ınşallah ülkemize aynı hatayı tekrar yaşatmazlar.