Gönderen Konu: TDUB YÖNETıM KURULU NEDEN SADECE şıRKETLER ıÇıN GEÇERLı ÜCRET TARıFESı BELıRLE  (Okunma sayısı 2082 defa)

A.Mesut TATLIPINAR

  • A.MESUT TATLIPINAR
  • GOLD ÜYE
  • GOLD ÜYE
  • ***
  • İleti: 339
TDUB YÖNETıM KURULU, BDDK VE SPK  NEDEN SADECE şıRKETLER ıÇıN GEÇERLı  OLACAK ASGARı ÜCRET TARıFESı BELıRLEYEMEZ?



Anayasamızın 135. maddesine göre kurulmuş meslek örgütümüz TDUB yönetiminin, 2011 ve 2012 yıllarında Birlik Üyesi olmayan sermaye şirketleri için  yayınladığı "ÇAKMA" asgari ücret tarifesi; 07.04.1994 tarih 4054 sayılı Rekabetin Korunması Hakkında kanunun 4. maddesini alenen ihlal ettıği için bugüne kadar uygulanamamıştır. Bahse konu kanun halen yürülüktedir.

Mevcut TDUB yönetimi, aynı yanlışı tekrar etmek konusunda  ısrarlıdır. 2013 yılı için yayınlamak istediği "ÇAKMA" tarife, yine TDUB bünyesine alınan tüzel kişi sermaye şirketlerini ilgilendirmektedir. Sermaye şirketleri, hernekadar TDUB üyesi sayılsalar da; TDUB'a kayıtlı üyelerin sadece %3'lük bir kısmını oluşturmaktadır. Tarife esaslarında, "bütün üyeleri bağladığı" hükmü yer almış olsa da bu hüküm gerçeği yansıtmamaktadır. Bu tarifeler, gerçek kişi TDUB üyelerine, hayatın olağan akışı içinde ve mevcut teamüllere göre;  asgari ücret tarifesi üzerinden fatura kesme imkanı  tanımadığı için kendi içinde muvazaa barındırmaktadır.

Bu durum; hem anayasımızın eşitlik ilkesine aykırı hem de tüzel kişi sermaye şirketleri sahiplerine doğrudan maddi menfaat sağlayacağı , bizler gibi gerçek kişi diğer üyelerin de maddi ve manevi kayıplarına neden olacağı için Türk Ceza Kanunun 257. madde ve gerekçelerinde sayılan suç fiilini oluşturmaktadır. ( TDUB Yönetim Kurulunun yaptığı bütün icaatlar kamu görevi sayılmaktadır)  Bu madde kapasamında; Yönetim kuruluna dava açan her TDUB üyesi, son 2 yıllık maddi kayıplarını TDUB yönetim kurulu başkan ve üyelerinden talep edebilir.  Çünkü, Resmi Gazete'de yayınlanan kararın uygulama sorumluluğu kayıtsız şartsız TDUB yönetim kuruluna verilmiştir.

Ayrıca, Sermaye şirketlerinin, TDUB üyesi olmaları 4054 sayılı rekabet kanununun 4. maddesinde emredici kanun hükümlerinden muaf olacağı anlamına da gelmez.  2013 yılı öngörülen "ÇAKMA" ücret tarifesi de bu nedenle uygulanamayacaktır.

TDUB yönetiminin hatalı kararları ve uygulamaları nedeniyle; bizim  gibi sözleşmeli çalışan lisanslı değerleme uzmanları 3 yıldır çok ciddi manada maddi ve manevi kayıplara uğramıştır. Sorun, gitgide kangrene dönüşmektedir.

Bu sorun,hem biz gerçek kişi meslek mensupları hem Türk değerleme sektörü hem de vesayet makamı sayılan SPK'yı doğrudan ilgilendirmektedir.

NOT: Her üyeyi gerçekten bağlayan,  asgari 175-200 TL baz rapor ücreti  bu sorunu aşmamıza yardımcı olacaktır. Ancak, bazı şirket sahipleri bu adil ve hakkaniyetli çözüme yanaşmamaktadır. Çünkü, mevcut sistemde  şirket sahibi dışındaki bağımsız çalışan değerleme uzmanlarını yok sayılmakta adeta parya muamelesi yapılmaktadır. ıkinci husus; böyle bir karar alındığında  LıSANSLI-LıSANSSIZ çözüm ortağı çelişkisi net olarak ortaya çıkacak, lisanslı olmayan değerleme uzmanlarına iş yaptırmak imkansız hale gelecektir.  Türkiye'de yerleşik bütün lisanslı şirketler,  bankalara iş yapabilmek için çözüm ortaklarıyla çalışmak zorundadırlar.  Hiç bir şirketin bordrolu uzman çalıştırarak bu işin altından kalması uzunca bir süre mümkün olamayacktır. Bu alanın düzenlenmemesi, sürekli sömürüye ve istismara açık tutulması değerleme mesleğine sadece sadece  RANT gözüyle bakan bazı şirket patronlarının  işine gelmemektedir. Bizler, varlığımızı hiç kimseye ispat etmek zorunda değiliz. Bugün gayri resmi olarak bizlerle çalışan şirketler yarın da resmen çalışacaklardır. Bu gerçeği herkesin şimdiden kabul etmesi sektörün geleceği açısından hayati önem arzetmektedir.

Kavga etmeden, medeni insanlar gibi bu sorunu masa başında çözmemiz mümkündür. Buna yanaşmayan taraf , sahada çalışan bizler değil bazı şirket patronlarıdır. Ama hiç kimsenin şüphesi olmasın, bu sorunun kangrene dönüşmesinden en çok zara görecek olanlar lisanslı sermaye şirketleri olacaktır.

A.Mesut Tatlıpınar