Gönderen Konu: Lisanslama sınavını kazanmam ne kadar yeter ya da ne avantajı olur?  (Okunma sayısı 11048 defa)

seti

  • Seti
  • YENİ ÜYE
  • GOLD ÜYE
  • *
  • İleti: 92
Ynt: Lisanslama sınavını kazanmam ne kadar yeter ya da ne avantajı olur?
« Yanıtla #15 : Ağustos 24, 2012, 11:19:45 ÖS »
Sayın Neslihan...
Lisansın TMMOB denetimi ve kuralları çerçevesinde TMMOB tarafından verilmesi sözünüze tamamen katılyorum...
Zaten bu meslek bu 4 meslek grubuna ait olarak çıktı ve devam etti...
Ama işsiz işletme, iktisat, fen ve edebiyat mezunu vs arkadaşlar baktılar ki bu işte para var hemen koşup bu mesleğe girdiler ve böylelikle bu mesleğinde suyu çıktı...
Ama halen bazı arkadaşlar bu mesleği hırslı ve kendini geliştiren üniversite mezunu herkesin yapacağını savunmakta ki bu sözüne kendi bile inanmıyor...
Zaten bunu savunan arkadaşlar mesleğin tekelleşeceğini ve yıllarca emek verip aldığı lisansı kaybetmekten korkuyor...
Bence bu arkadaşlar bu lisansı alarak risk aldılar zaten korkmalarına gerek yok... Tamamen teknik araştırma gerektiren bu meslekte iktisadi idari bilimler ve fen edebiyat mezunu arkadaşların ne işi var ben halen anlamış değilim... O zaman ben mühendisim biraz kendimi geliştireyim ve hırs yaparak bende gidip doktorluk yapayım var mı böyle saçma bir şey...

seti

  • Seti
  • YENİ ÜYE
  • GOLD ÜYE
  • *
  • İleti: 92
Ynt: Lisanslama sınavını kazanmam ne kadar yeter ya da ne avantajı olur?
« Yanıtla #16 : Ağustos 24, 2012, 11:22:05 ÖS »
Zaten Türkiye'de hep böyle olmuştur...
 Bir sektör doğmuştur ve bu işi teknik üniversite mezunu şahısların yapması gerekirken işsiz tüm üniversite mezunları o sektöre girmiştir ve birde bu işi biz daha iyi yapıyoruz demiştir.
Sonra sektörün suyu çıkmıştır...
Klasik hikaye

asel

  • YENİ ÜYE
  • *
  • İleti: 2
Ynt: Lisanslama sınavını kazanmam ne kadar yeter ya da ne avantajı olur?
« Yanıtla #17 : Ağustos 30, 2012, 10:17:03 ÖS »
tüm yorumları okuyan ve sınava bır kez girmiş  ve sadece vergiyi 80 ile vermış bir gıda mühendısı olarak yol yakınken dönsem ve hıc ugrasmasam ıyı olur gibi geldı :S

asel

  • YENİ ÜYE
  • *
  • İleti: 2
Ynt: Lisanslama sınavını kazanmam ne kadar yeter ya da ne avantajı olur?
« Yanıtla #18 : Ağustos 30, 2012, 10:18:40 ÖS »
teknık üniversite mezunu bir gıda mühendisinin demi şansı olmaz bu sektorde acaba  ;)

06eksper

  • YENİ ÜYE
  • *
  • İleti: 6
Ynt: Lisanslama sınavını kazanmam ne kadar yeter ya da ne avantajı olur?
« Yanıtla #19 : Ağustos 31, 2012, 09:44:34 ÖÖ »
şansın olur tabi asel kardeşim olmaz mı.
konut içerisindeki mutfak mahallinin havalandırması yemek yapmak için ne kadar elverişli, hijyen koşullarını sağlıyormu,
sonra belediyedeki arşivlerin kanalizasyonun patlaması sonucu ıslanan projelere bakmak ne kadar sağlıklı,
otel ekspertizi sırasında müşterilere verilen yemek ve içecekler standartlara uygun mu.
geriye imar planı kanunlarını değerlemeye uyarlamak, ölçüm yapmak, proje geliştirmek, kenti ve bölgeyi tanımlamak, proje okumak v.b işler kalıyor.
çocuk oyuncağı.
hem Asel biliyormusun bu işte acayip para var, sırtın yere gelmez, belgeyi aldınmıydı tamam.
zaten raporlarınıda kontrol eden bir sürü uzman arkadaş var, saç baş yola yola yazarlar yeniden.

ekspermuhendis

  • YENİ ÜYE
  • STANDART
  • *
  • İleti: 49
Ynt: Lisanslama sınavını kazanmam ne kadar yeter ya da ne avantajı olur?
« Yanıtla #20 : Ağustos 31, 2012, 10:11:37 ÖÖ »
Sayın 06eksper,
ne güzel açıklamışsınız:), elinize sağlık,

Değerleme uzmanlığına yasal olarak mesleki kısıtlama getirilmemiştir, kimileri 3 yıllık tecrübe şartını bir şekilde belgeleyerek lisans alabilmektedir, ancak lisans almış herkesin bu işi hakkıyla yapamadığı ve yapamaycağı sanırım bu forumdaki bütün arkadaşların ortak fikridir.
Arkadaşların belirttiği 4 meslek grubu ve belki bunlara eklenebilecek birkaç meslek dalı dışındaki, meslek gruplarının değerleme uzmanlığına intibak edip hakkıyla yapabilmesi gerçekten çok zordur, sektördeki genel kanı böyledir ve belitilen 4 meslek dalı dışındaki mesleklere mensup arkadaşlar, çoğu banka ve firmalar tarafından tercih edilmemektedir.

falez27

  • YENİ ÜYE
  • YENİ ÜYE
  • *
  • İleti: 11
Ynt: Lisanslama sınavını kazanmam ne kadar yeter ya da ne avantajı olur?
« Yanıtla #21 : Eylül 05, 2012, 03:00:21 ÖS »
 2 eylül 2012 değerleme esaslarında hatalı soru var mı arkadaslar. 

soydak

  • YENİ ÜYE
  • GOLD ÜYE
  • *
  • İleti: 51
Ynt: Lisanslama sınavını kazanmam ne kadar yeter ya da ne avantajı olur?
« Yanıtla #22 : Eylül 05, 2012, 03:15:59 ÖS »
ARKADASLAR INSAAT MUHASEBESINDE A KITAPCIGI 18.. SORUYA BORÇ SENEDININ VADESI BELIRTILMEDIGINDEN HESAPLANAMAZ GEREKÇESıYLE ITIRAZ EDIYORUM, MUHASEBE HOCAMDA OYLE DEDI BIRLIK OLALIM ITIRAZ EDELLIM TOPLUCA... BAşKA ITIRAZ DUSUNUYORSANIZ PAYLAşALIMKı ÇOK DıLEKÇE OLSUN...

Mattio

  • YENİ ÜYE
  • STANDART
  • *
  • İleti: 26
Ynt: Lisanslama sınavını kazanmam ne kadar yeter ya da ne avantajı olur?
« Yanıtla #23 : Aralık 11, 2012, 04:36:00 ÖS »
Sevgili ekspermuhendis ve diğer bu 4 mslek grubunu savunan arkadaşlarım,

Gayrimenkul Değerleme, temelinde finans disipinini içinde barındıran bir iştir. Çalışmanın ana amacı teknik unsurların yanısıra değer takdiridir. Bundandır ki Avrupa ve ABD'de bu işi büyük ölçüde finans uzmanları icra etmektedirler. Ancak mesleğin farklı eğitim disiplinlerini içerdiği bir gerçektir. Dolayısıyla sektörü sadece 1 meslek gurubuna indirgemek son derece yanlış ve ayrımcı bir davranş olur. Son 2 yıl içerisinde bazı Vakıf Üniversiteleri 4 senelik Gayrimenkul Değerleme Uzmanlığı Lisans Programı açmaya başlamışlardır. Aldığım duyumlar bu bölümün devlet üniversitlerine de yayılacağıdır. Bugün Kadir Has Üniversitesi bu bölümü ilk açan üniversitedir. Ders programına bakarsan teknik bilgilerin yanısıra finansal bilgilerin ders programında ağırlıkta olduğunu görürsünüz.

Özetlemek gerekirse mesleğin ülkemizde bazı meslek grupları tarafından tekel altına alınılmaya çalışıldığı bir gerçektir. Ancak UDS daha iyi anlaşıldıkça gerçekler de daha açık bir şekilde ortaya çıkacaktır. şunu da unutmamanız gerekir ki şuan yaptığınız mesleki ayrımcılık Türk Ceza Kanunu'nun 122.maddesine göre açık bir suçtur. Yani benim sizin kimlik bilgilerinize ulaşmam durumunda sana dava açma hakkım Türk Ceza Kanunu'nca vardır. Kimsenin sektördeki yüzlerce işletme-iktisat ve diğer 4 senelik üniversitelerden mezun değerleme uzmanarının alın teri ve emeğine sınırlama getirme ve hor görme hakkı yoktur. SPK ve BDDK'nın kabul ettiği şatları kimse kafasınca eleştirip bu kuralları keyfe keder bir şekilde yoksayamaz.

Saygılarımla,

ekspertizci

  • YENİ ÜYE
  • *
  • İleti: 1
Ynt: Lisanslama sınavını kazanmam ne kadar yeter ya da ne avantajı olur?
« Yanıtla #24 : Aralık 11, 2012, 11:02:04 ÖS »
Merhabalar arkadaşlar,

Bir düzeltme yapmak istiyorum.2009 yılında ilk olarak Türkiye de 4 yıllık lisans programı Gayrimenkul ve Varlık Değerleme bölümü Kadir Has Üniversitesinde açıldı. şuanda lisans programı olarak sadece Kadir Has ta. Yüksek Lisans Programi olarak bir çok üniversitede mevcut.


ekspermuhendis

  • YENİ ÜYE
  • STANDART
  • *
  • İleti: 49
Ynt: Lisanslama sınavını kazanmam ne kadar yeter ya da ne avantajı olur?
« Yanıtla #25 : Aralık 12, 2012, 10:04:53 ÖÖ »
Sevgili matteo arkadaşım,
Bu forum, herkesin bilgi ve görüşlerini paylaşabileceği bir platform, bunu hatırlatmakta fayda görüyorum. Mesut beye teşekkür ederiz, ilgili kanun maddesi hakkında bilgilendirmiş, Forumu takip edenler konuya vakıf olmuşlardır. ılgili yazıyı forumdaki diğer sayfalara kopyalayıp yapıştırarak önemli bir sonuca ulaşılacağını sanmıyorum. Forumu takip edenlerin aynı şeyleri okumak için zaman kaybettiğini de düşünmek lazım, Bunları yazdığınıza göre lisanslı bir değerleme uzmanısınız ve mesleği icra ediyorsunuzdur diye düşünüyorum. Yoksa lisanssız ve tecrübe süresi dolmamış bir arkadaşsanız, sizin nasıl bir suç işlediğiniz forumda farklı bir tartışma konusu edilmelidir. 
Yıllardır sektörün içerisinde bulunan lisanslı birisinin görüşlerini, bilgi birikimini paylaşmasından, daha doğal birşey olamaz diye düşünüyorum. Değerleme uzmanlığını kimlerin hangi koşulları sağlarsa yapabileceği Yönetmelik ve tebliğlerde açık ve net bir şekilde belirtilmiş, Ancak sektördeki realitede herkesin malumu, bunu görmezden gelmek maalesef mümkün değil, Lisansını hakkıyla almış, basiretli 4 meslek mensubu olan veya  olmayan herkes değerleme uzmanlığını icra etmektedir, edebilmektedir, edebilmelidir.   Bunlara kimsenin itirazı olacağını sanıyorum.  Ancak yeni mezun dört meslek dışındaki bir arkadaşa, imar planı, proje, yapı, ada, parsel, ruhsat, TAKS, KAKS vb. gibi değerleme esnasında kullanılan temel bilgileri vermek bile şirketler için zor olabilmektedir.  Meslekte yetişmeleri ve gelişimleri daha zor olabilmektedir. Zaten bankalarda ağırlıklı olarak bu dört meslekle çalışmak istediklerinden sektörde bahsettiğimiz durumlar ortaya çıkmaktadır.

Hepimiz ayrılmak yerine bütünleşerek, gerçekleri kabul ederek değerleme sektörünün esas sorunlarına eğilip yeni gelişmekte temelleri yeni atılmakta olan meslek için fikirler üretip uygulamaya geçirilmesi için çaba sarfedersek herkes için daha faydalı olacaktır.
Forumda daha önce tepki göstermek için iş kabul edilemeyeceğini belirtip bu eyleme onlarca kişinin katılacağını söyleyenler olmuştu, bu  durum belki daha çok tartışılmalıydı, ancak bu eylem ne kadar uygulanabildi, bir sonuç verdi mi? bununla ilgili kimse birşey yazmadı. Sektörde çok büyük bir çoğunluk SPK lisansı olmadan, hatta lisans mezunu olmadan, hatta 3 yıllık tecrübesi olmadan iş yapabilmektedir. Bunlar bütün tarafların malumu olmasına rağmen herhangibirşey yapılmamakta, lisanslı uzmanlar emeklerinin karşılığını yeterince alamamaktadır.   Çözüm ortaklarının bir bölümü hem değerleme işi ile uğraşmakta, hemde diğer ticari faaliyetlerine devam etmekte, hemde işleri kendileri yapmadan raporlara kendileri imza atmaktadır. Kimileri tecrübe şartını bir şekilde mevzuata uydurup değerleme mesleği ile hiç ilgileri olmamasına rağmen lisans almışlardır. Lisans sahibi herkesin bu mesleği hakkıyla yapamadığı ve yapamayacağı herkesin malumudur.

Saygılarımla

UZMAN01

  • YENİ ÜYE
  • *
  • İleti: 11
Ynt: Lisanslama sınavını kazanmam ne kadar yeter ya da ne avantajı olur?
« Yanıtla #26 : Aralık 12, 2012, 05:32:36 ÖS »
Saygıdeğer meslektaşlarım,

Bu konuda ben de naçiz görüşlerimi söylemek isterim affınıza sığınarak.

şimdi çoğumuz bu mesleği bankaların çatısı altısında bir yapılanma gibi görüyor ama aslında öyle değil, en azından evveliyatı öyle değil.

2010 yılında TSPAKB'nin lisans yenileme eğitimine katılmıştım (Bu eğitimleri para tuzağı olarak görüyordum eğitimden sonra böyle olmadığını gördüm, fırsatı olanın katılmasını salık veririm). Eğitimde ders veren eğitmenlerden Sn. Erdal Köktürk aydınlatmıştı bizi. Sormuştu bize "bu değerleme firmaları nasıl ne amaçla kurulmuştur biliyor musunuz?" demişti, eğitimdeki meslektaşlarımızdan kimse yanıt verememişti. Kısaca neden kurulduğu aklımda kaldığınca yazmaya çalışayım:

2001 yılında Türkiye'de ekonomik kriz çıkınca bazı değişiklikler olduğunu ve hatta dışarıdan hükümete bir bakanın dahil olduğunu bize hatırlatmıştı (ki bu bakanı hepimiz biliyoruz). Bu bakan ile birlikte Türkiye finans mevzuatında bir takım köklü değişikler yapılmıştı. Bu değişikliklerin başında SPK Kanunu'nda yapılan değişiklikler geliyor. Bu değişikliklerde Gayrimenkul Yatırım Ortaklıkları (GYO) öz sermayelerinin piyasa değerlerini tespit etmek için şirketler kurulması da vardır (Bu konuda yanlış yazmış olabilirim yanlışsa düzeltilmesini istirham ederim). Bu şirketler şu an çalıştığımız SPK Lisanslı Gayrimenkul Değerleme şirketleri'dir. Yani şimdiki çalıştığımız şirketler bankaların işini yapmak için ortaya çıkmamıştır. Değerleme şirketlerin genelde 2 tür rapor formatı vardır. Bunlar bankalar için hazırlanan formatlar ve SPK formatı adı altındadır. ışte SPK formatı adı altında hazırlanan raporlar bu şirketlerin kuruluş amaçlarına uygun asıl raporlardır.

ABD'den kopya çekilerek güzide memleketimize girmiş olan bu gayrimenkul yatırım ortaklıkları Türkiye şartlarına uymamış, fazla gelişmemiştir (şu an çoğu kimse bu kuruluşların ne iş yaptıklarını bile doğru düzgün bilmez, ben de dahil).

Yani SPK Lisanslı Değerleme şirketleri atıl duruma düşmüş, yeterli derecede iş yapmıyor. Sn Erdal Köktürk'ün eğitimdeki lafını hala unutmam: Ben dedi akıllı adamı severim, şimdi böyle atıl durumda şirketler var, amacına uygun iş yapmıyor bunlar. Bankalar da bu şirketlerin yaptıklarına benzer değerleme işleri yapıyor(Hatta bazı bankalar değerleme için kendi şirketlerini de kurmuşlardı). Kendi değerleme şirketi olmayan bankaların bazıları bu atıl durumda olan şirketleri havada kapıyor. Çünkü işlerine, karlarına geliyor. Daha önce işi kendileri yapıyorlar; zaman kaybı oluyor, riski yüksek oluyor, sorumluluk kendilerinde oluyor böylece uzun vadede daha masraflı oluyor. şimdi değerleme şirketlerine bu işi yaptırırlarsa hem daha ucuza işi halledecekler, hem de sorumluluğu bu firmalara yükleyecekler. Yani akıllıca... Bu arada hatırlatırım önceleri BDDK Lisansı diye bir şey yoktu, bankalar bu işleri ekseriyatla SPK Lisanslı Değerleme şirketleri'ne yaptırdıkları için BDDK hop benim de kontrolümde olsun, ben de size lisans vereceğim dedi. Duyduğuma göre öyle ahım şahım bir inceleme yapılmıyor lisans verilirken. Sonrasında bankacılık mevzuatına da girdi bu BDDK lisans mevzuu.

Bunu niçin anlattım? şimdi çoğu kimse değerleme işini bankalarla özdeşleştiriyor, bankalar şöyle istiyor, bankalar şunu diyor, bankalar bankalar... Değerleme sektörü 10 yıl içinde hiç tahmin edilmeyen bir mecraya girdi. şimdi sektörde söz sahibi bankalar görünüyor ama geleceğin ne getireceği hiç belli olmaz. Bir de bakmışsınız bankalar biz vazgeçtik, biz yine değerleme işini kendi personelimize yaptıracağız diyecekler veya başka bir şey ortaya çıkacak, o şekilde çözecekler işlerini. Tabi şimdiki mevzuatla bu zor görünüyor ama  hiçbir şeyin garantisi yok, mevzuatlar da kanunlar da değişebilir. Uzun vadede köprünün altından çok sular akar. Ve yahut da bakarsınız değerleme şirketleri için başka bir mecra açılır, hiç bir değerleme şirketi bankalara iş yapayı karlı bulmaz, bu sefer bankalar değerleme şirketinin kapısında yatar: Nolur bizim işlerimizi yapın, bizim gayrimenkullerimizi değerleyin derler. Kim bilir? Geniş ölçekte bakacak olursak bu işi bankalarla özdeşleştirmemek lazım gelse de günümüzde en büyük işveren bankalar olduğu için müşteri her zaman haklıdır zihniyetiyle şu anda bankaların dediği oluyor. Bankalar şu şu gruptaki elemanları çalıştıracaksanız diyor firmalar da iş kaçmasın diye kabul ediyor en azından kağıt üstünde.

Ben kendim mühendisim. Değerleme işinden de zevk alıyorum. Ama mesela nakit akış yöntemini sağlıklı bir şekilde yorumlayamıyorum. Üniversitede betonarme dersini veren hocamız vardı, kuvvetin biriminin Newton alınmasından rahatsız olurdu, kgf almamızı isterdi. Ben derdi newton olunca kuvvetin şiddetini göz önüne getiremiyorum derdi, kilogramı normal hayatımızda da kullandığımız için kuvvetin şiddeti kgf olursa daha iyi göz önüne getiriyor, sonucu daha iyi yorumluyorum derdi. Bunun gibi özellikle büyük yüz ölçüme sahip gayrimenkullerde gelir yönteminden sonuca ulaşınca ben de çıkan sonucu göz önüne getiremiyorum, yorumlayamıyorum yani hissedemiyorum. Ama finans sektörü içinde olan bir değerleme uzmanı gelir yönteminden sonuca ulaşıyor ve sonucu çok da güzel yorumluyor. Bankalar maalesef bu durumu değerlendiremiyor.

Tarım arazileri başka bir konu. Üzerindeki ürünün gelirinden değere ulaşılıyor. Bunun için bir takım formüller de var. O formüllerdeki bazı katsayıları ılçe tarım müdürlüğü verilerinden almak lazımmış. Tamam onları da alırız da çıkan sonucu yorumlayamadıktan sonra bu işi ilkokul mezunu da yapar. Al sayıları çarp.

Bu arada değerleme şirketlerinin yetiştirilmek üzere teknik eleman aramasını ben ayrımcılık olarak görmüyorum. şu an işimiz genelde proje üzerine kurulu. Yani işe alınacak kişi için proje okuyabilen bir aday mı tercih edilir, proje nedir hiç görmemiş bir aday mı? Ha tecrübesi bilinen teknik olmayan aday kendini yetiştirmişse bu konuda, teknik kökenli uzmanları cebinden çıkarıyorsa bu ayrıca değerlendirilir ama yetiştirmek üzere personel alındığı için ben olsam teknik adayı tercih ederim en azından zaman tasarrufu açısından.

Saygılarımla...

Mattio

  • YENİ ÜYE
  • STANDART
  • *
  • İleti: 26
Ynt: Lisanslama sınavını kazanmam ne kadar yeter ya da ne avantajı olur?
« Yanıtla #27 : Aralık 12, 2012, 06:22:38 ÖS »
Sevgili expermuhendis,

Evet ben 6 senedir bu işi icra eden, işletme mezunu ve lisanslı bir değrleme uzmanıyım. Yoksa zaten bu tartışmalara girmemin bir manası olmazdı. Söylediğin gibi forumlar fikirlerimizi paylaşmamız gereken palatrofmlardır. Ancak fikirlerimizi bu forumun hitab ettiği herkesin haklarını saygı duyarak ve onları rencide etmeden beyan etmek gerekir. Sen, bu 4 meslek grubu haricindekiler bu mesleği yapamaz veya yapmamalı veya bankalar tabi ki bunları kabul etmez gibi söylemler içerisine girersen bu fikir beyanından öte hakarete ve işaret ettiğin gurubun mesleki saygınlığını zedelemeye girer ki ben bunu böyle algılıyorum. Senin burada 4 meslek grubu haricindeki değerleme uzmanları arkadaşlara bu lafı söylemenle bir doktora "senden doktor olmaz" denmesi arasında bir fark yoktur.
Kendi adıma konuşmak gerekirse ben 6 senedir sektörün her türlü derdini tasasını çekmiş ve aklına gelebilecek her vasıftaki gayrimenkulün değerlemesini yapmış bir insanım. 4 meslek grubundan değilim. Ama çalıştığım şirketlerde 4 meslek grubundan yeni mezun birçok arkadaşın mesleği öğrenmesine yardımcı oldum. Bu meslekte kimse en iyi olduğunu v hiç bir eksiği olduğunu iddaa edemez. Çünkü bu iş aşırı dikkat gerektiren ve aynı zamanda teknik bilgide öte bazı durumlarda analiz yeteneği gerektiren bir meslek. Örnek vermem gerekirse Maliye mezunu olup altına kendi imzamı atacağım arkadaşta gördüm. Harita mühendisi olup yanlış yerin ekspertizini yapan arkadaşa da rastladım. Burada meslek ayrımcılığı yaptığım gibi bir algı oluşmasın sakın. Bu örneği özellikle vermemin sebebi meslek grubu tartışmalarının bu forumda alevlendirilmesi ve bizim rencide edilmemizdir. Yoksa mesleği layıkıyla yapan ve aynı şekilde altına yine imzamı atacağım rapolar hazırlayan 4 meslek grubundan mezun arkadaşlarım da var tabi ki. Uzun lafın kısası birbirimize düşeceğimize birlik halinde şuan saygınlığı gerekli mertebeye ulaşamayan mesleğimizi nasıl hakettiğimiz saygınlığa ulaştırırız bunu tartışalım.

Saygılarımla,

ekspermuhendis

  • YENİ ÜYE
  • STANDART
  • *
  • İleti: 49
Ynt: Lisanslama sınavını kazanmam ne kadar yeter ya da ne avantajı olur?
« Yanıtla #28 : Aralık 13, 2012, 09:11:55 ÖÖ »
Sevgili mattio arkadaşım,
sanırım yazdıklarımı iyi analiz edememişsin,
"Değerleme uzmanlığına yasal olarak mesleki kısıtlama getirilmemiştir, kimileri 3 yıllık tecrübe şartını bir şekilde belgeleyerek lisans alabilmektedir, ancak lisans almış herkesin bu işi hakkıyla yapamadığı ve yapamaycağı sanırım bu forumdaki bütün arkadaşların ortak fikridir.
Arkadaşların belirttiği 4 meslek grubu ve belki bunlara eklenebilecek birkaç meslek dalı dışındaki, meslek gruplarının değerleme uzmanlığına intibak edip hakkıyla yapabilmesi gerçekten çok zordur, sektördeki genel kanı böyledir ve belitilen 4 meslek dalı dışındaki mesleklere mensup arkadaşlar, çoğu banka ve firmalar tarafından tercih edilmemektedir.
"
Yazdıklarımda kimseyi veya grubu rencide edecek bişey göremiyorum, yazdıklarımda çok fazla yorumda yok, şuan sektörün gerçekleri hakkında bilgi veriyorum. Onun için görüşlerimi bir daha okumanı tavsiye ederim.
Yıllardır sektörün içerisinde bulunan lisanslı birisinin görüşlerini, bilgi birikimini paylaşmasından, daha doğal birşey olamaz diye düşünüyorum. Değerleme uzmanlığını kimlerin hangi koşulları sağlarsa yapabileceği Yönetmelik ve tebliğlerde açık ve net bir şekilde belirtilmiş, Ancak sektördeki realitede herkesin malumu, bunu görmezden gelmek maalesef mümkün değil, Lisansını hakkıyla almış, basiretli 4 meslek mensubu olan veya  olmayan herkes değerleme uzmanlığını icra etmektedir, edebilmektedir, edebilmelidir.   Bunlara kimsenin itirazı olacağını sanıyorum.  Ancak yeni mezun dört meslek dışındaki bir arkadaşa, imar planı, proje, yapı, ada, parsel, ruhsat, TAKS, KAKS vb. gibi değerleme esnasında kullanılan temel bilgileri vermek bile şirketler için zor olabilmektedir.  Meslekte yetişmeleri ve gelişimleri daha zor olabilmektedir. Zaten bankalarda ağırlıklı olarak bu dört meslekle çalışmak istediklerinden sektörde bahsettiğimiz durumlar ortaya çıkmaktadır