Gönderen Konu: açık piyasa işlemleri ve faiz arbitrajı  (Okunma sayısı 1944 defa)

scakir

  • Global Moderator
  • GOLD ÜYE
  • ****
  • İleti: 142
açık piyasa işlemleri ve faiz arbitrajı
« : Mart 21, 2008, 09:15:01 ÖÖ »
Açık Piyasa ışlemleri Merkez Bankası'nın dolaşımdaki para miktarını kontrol edebilmek amacıyla hazine bonosu, tahvil ve hisse senedi alım satımına gitmesidir. Piyasada miktar ve fiyat olmak üzere iki etki meydana getirir. Merkez Bankası piyasadaki likidite fazlasını emmek için senet satar. Para darlığı çekildiğinde ise bu senetleri piyasadan satın alarak piyasadaki parayı bollaştırır.
Arbitraj
Menkul kıymetler, kıymetli madenler, para, kıymetli evrak gibi değerlerin, iki piyasa arasındaki fiyat farklarından yararlanmak amacıyla fiyatların düşük olduğu yerlerden alınması, fiyatların yüksek olduğu yerlerde satılmasıdır. Ancak, arbitraj denildiği zaman genellikle kambiyo arbitrajı anlaşılmaktadır. Kambiyo arbitrajı çeşitli piyasalarda kote edilen dövizlerin kurları arasındaki farktan yararlanmak amacıyla yapılan alım-satım işlemidir. Arbitraj işlemi genellikle kısa süreli bir işlem olup, bir dövizin bir piyasadan alınması ile başka bir piyasada satılması arasında geçen zaman dönemi oldukça kısadır. Arbitraj işlemi döviz borçlarının en az maliyetle ödenmesi, alacaklarının ise en fazla para ile tahsili olanağını sağlar.
Arbitraj işlemi ile sağlanan kar çoğunlukla oldukça küçüktür. Bankalar bu tür işlemlere çok rağbet ettiklerinden, çeşitli piyasaların kurları, arbitraj işlemleri sonucu birbirine yaklaşmakta, aradaki fark çoğunlukla ulaşım giderlerini karşılayacak düzeylere düşmektedir. Bu bakımdan arbitraj işleminden önemli ölçüde kar sağlanabilmesi, işlemin büyük ölçeklerde yapılmasına bağlıdır, ancak bu da arbitraj işleminin riskini artırır. Arbitrajı çeşitli şekillerde tasnif etmek olasıdır. Bir tasnif şekli şöyledir :
1) Dolaysız (vasıtasız) arbitraj : ıki piyasa arasında karşılıklı olarak ve kendi paraları üzerinden doğrudan doğruya yapılan arbitraj işlemine dolaysız arbitraj' denir. ıki farklı yerde dövizlerin alım ve satım işlemi esas olarak düşük al-yüksek sat ilkesine dayanmaktadır.
2) Dolaylı (vasıtalı) arbitraj : Dolaysız arbitrajda iki olan ülke ve para sayısı dolaylı arbitrajda en az üçe yükselir. Aynı paranın, değişik yabancı piyasalardaki kurlarının birbirlerinden farklı olmasından yararlanılarak, başka bir piyasadan alınıp diğer bir piyasada satılmasıdır.
Bu konuda yapılan diğer bir tasnif şekli ise şöyledir :
a) Mekan arbitrajı : Burada, farklı piyasalarda aynı zamanda mevcut kur farkları arasındaki farklardan yararlanmak amacıyla arbitraj yapılması söz konusudur.
b) Zaman arbitrajı : Burada, farklı vadeler için olası marjlar arasındaki farklılıklardan yararlanmak amacıyla arbitraj yapılması söz konusudur.
c) Faiz arbitrajı : Farklı paraların kısa süreli yatırımlarının gelirleri arasındaki farklılıklardan yararlanmak amacıyla yapılan arbitraj işlemidir[/[/color]b]. Bu tür arbitraj da, a) Covered ve b) Uncovered (spekülatif) olmak üzere ikiye ayrılır. Serbest piyasa ekonomisinin geçerli olduğu bir dünyada faiz oranları teorik olarak bütün dünyada birbirine eşitlenir. Ancak böylesi bir dünya varsayımsal olduğundan, bir paranın faiz oranı başka bir paranın faiz oranından yüksek olabilir. Böylece, parasını daha yüksek faiz oranına sahip paraya yatırmak isteyenler arbitraj işlemine başvuracaklardır.
Kambiyo kontrol rejiminin uygulandığı ülkelerde arbitraj işlemleri kontrol rejiminin sıkılığına koşut olarak ya yapılamaz ya da çok kısıtlı bir şekilde yapılır. Ülkemizde bankalar, kendilerine döviz pozisyonu tutma yetkisinin tanınması ile birlikte arbitraj yapma olanağına sahip olmuşlardır. Bankalarımız arbitraj işlemlerini ya kendileri için ya da müşterilerinin dış ticaret işlemleri için gereksinme duydukları döviz türünü sağlamak amacıyla yapmaktadırlar.
Teknik anlamda, yukarıda açıklanan arbitraj niteliğinde olmamakla birlikte, kelime olarak yine arbitraj biçiminde ifade edilen hukuki bir terim olarak tahkim (arbitration) terimi vardır. Tahkim, terim olarak, bir anlaşmazlığın çözümünü hakeme havale etmek ya da etmeyi kararlaştırmak anlamındadır. Konu esas itibarıyle devletler hukukunu ilgilendirmekle birlikte özel hukukta da tahkime ilişkin hükümleri (Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu m.516 gibi) bulunmaktadır.