Değerleme Uzmanları
MESLEKİ KONULAR => DEĞERLEME UZMANLIĞI GENEL => Konuyu başlatan: auzgur - Aralık 19, 2013, 08:45:42 ÖÖ
-
Tarife ve uygulama esasları, yeni yılda geçerli olmak üzere, Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe girdi.
http://www.resmigazete.gov.tr/main.aspx?home=http://www.resmigazete.gov.tr/eskiler/2013/12/20131219.htm&main=http://www.resmigazete.gov.tr/eskiler/2013/12/20131219.htm
-
2014 üçret tarifesi resmi gazetede yayınlandı.Dağ fare doğurdu. TDUB'nin talepleri havada kaldı.SPK TDUB'ni yok saymış. Sömürüye devam.Bir Nelson Mandela'ya ihtiyaç var.
-
Burada TDUB un yapabileceği bir şey olmadığını düşünüyorum. Tek tek tüm açıklamaları okudum hepsinde haklı savunmaları vardı. Velhasıl sonuç parası olan Bankalar Birliğinin SPK yıda arkasına alarak bizi ezmesi oldu. Ayrıca buradan şu sonuç çıkıyor. TDUB ne yazarsa yazsın bir düzelme olmayacağı idi. Bikere kafaya koymuşlar %8 zamı. Benim esas üzüldüğüm nokta fiyat kısmında değildiği %8 zamla bir halt olmaz zaten. Fakat TDUB un yapmış olduğu uygulama konusundaki tavsiyelerin hiç birinin dikkate alınmaması
-
TDUB'nin büyük başarısı!...
En baştan ücretleri olurunun çok çok altına teklif ederlerse şimdi yüzde 8'e razı olurlar böyle, daha doğrusu biz...
Hakkımıda ödediğim aidatlarıda helâl etmiyorum.
-
Bilgiyi alır almaz, TDUB'a şu mesajı yolladım:
"Takbis, tesliğ taslağı ve ücret tarifesinde, TDUB yönetiminin gösterdiği çabalardan verdiği emeklerden dolayı teşekkür ediyorum. Ücret tarifesi ile ilgili eleştirim şu olacak: aynı binada, birden fazla inceleme yapıması halinde %5 ücret ilave edilmesi kararı bizleri üzmüştür. Bu konuda çekilen emek, harcanan zaman konuları daha iyi analiz edilse idi, bu karar en az %20 olarak çıkabilirdi. Neyse sağlık olsun. Selam ve saygı ile. Ahmet GÖÇER"
TDUB bastırdı ama, gücü yetmedi. SPK galip çıktı.
Hepimiz aynı gemideyiz. Bu geminin tek sorunu VAKAR.
Neyin hayır, neyin şer olduğu yalnız Allah bilir. Belki de bu karar, bizleri aynı istikamette, birlik ruhu oluşturarak daha vakarlı olmaya zorlayacaktır.
ınşallah tebliğ taslağı ve statü konularında gol yemeyiz.
Hayırlısı olsun.
-
Bu arada 7. Maddeye göre;
7) Birlik üyelerinin, değerleme hizmetini tümüyle başka bir Birlik üyesinden dışardan hizmet alımı yoluyla gerçekleştirebilmeleri ancak müşterileriyle yapacakları değerleme hizmeti sözleşmesinde buna izin veren bir hüküm bulunması şartıyla mümkündür. Bu halde, ekli tarifede belirlenen asgari ücretin en az %50’sinin hizmet alınan diğer Birlik üyesine ödenmesi şarttır. Bu kapsamda ödenecek ücret ve masraflar ile bunların ödenmesine ilişkin esaslar değerleme hizmeti veren Birlik üyesi ile dışardan hizmet sağlayan Birlik üyesi arasında yapılacak yazılı sözleşmede önceden belirlenir.
Bu maddeye göre, tebliğ taslağının yayınlanması beklenmeden konulan hüküm suretiyle, çözüm ortağı olan tarafın BıRLıK ÜYESı, yani lisanslı uzman olması zorunluluk haline gelmiş olmuyor mu?
-
Bu madde bir önceki tarifede de aynı şekliyle bulunmakta zaten.
şu anda güncel konu çözüm ortağı olan kişinin tapuya proje incelemek için mecburen gitmek zorunda olması.. Çözüm ortaklarının bir çoğu yanlarındaki çocukları gönderiyordu, şimdi bu mecburiyet bazılarını çok üzüyor.
-
Sayın;
ali11
Tapu Müdürlüğü'nde Genel ınşaat Projesi incelene yapacak olan kişinin;TKGM ile TDUB arasındaki protokol ve buna münhasıran TKGM'nin talimatına münhasıran;SPK Lisanslı gayrimenkul değerleme uzmanı olan TDUB üyelerine TAKBıS sistemi üzerinden takyidatlı tapu kayıt sureti alabilmeleri için Genel Müdürlüğünce veriilen şifre ile sisteme giriş yapılacağı katidir.
TKGM'ce uç verilen,Lisanslı gayrimenkul Değerleme uzmanı tarafından Takbis Sisteminden alınan kendi isim-soyisminin zikredilen takyidatlı tapu kayıt suretleri(ekran görüntülü) çıktısı alındıktan sonra bununla birlikte ilgili Tapu Müdürlüğü’ne genel inşaat projesi incelemek üzere gelindiği’nde Tapu Müdürlüğü yetkilisince ekran görüntü çıktısındaki yetkili kişi ile Müdürlüğe gelen kişinin aynı kişi olup olmadığını TDUB internet sayfasından sorgulama ve kimlik tesbiti yaptıktan sonra Proje incelemesine izin verebilecek veya suretini alabilecektir.
Netice itibarıyla,uç verilecek kişiler hem Lısanslı hemde TDUB'ne üye olması gerekir.Çözüm ortağı bu şartları taşımıyorsa Tapu Md.de proje incelemesi yapamayacaktır.
-
Bence TDUB'nin 11/12/2013 tarihli talimat nitelii'ndeki yazısı Lisanslı Değerlenme Uzmanlarının lehine bir durum olmakla birlikte norm hiyararşisi gereğince çıkarılacak Kanun'la diğer birliklerde/sivil toplum örgütlerinde olduğu gibi Birliğe üye olan Lisanslı Değerleme Uzmanlarının şirketlere bağlı olmaksızın münferiden değerleme yapabilmelidir.Ayrıca,Tapu Müdürlükleri protokol ve TKGM nin talimatına uyduğu takdirde ki uymak zorundadır,çünkü uymadığı takdirde hukuki cezai ve mali sorumluluğu sözkonusudur.Bu yüzden bilgisayarın ilk icadında nasılki 15 ton olarak icat edilmişse bugün ise parmak kadar küçük duruma gelmişse,TDUB de Lisanslı Değerleme Uzmanları lehine ciddi ve samimi bir şekilde başladı diye düşünüyorum.
-
sadece takbis belgesinde yazılı ismin proje inceleme yapma hikayesi elbette pratikte mümkün değil. boşuna yazmışlar bu maddeyi.
-
Herhangibir şikayet vuku bulduğu taktirde,Tapu çalışanı hukuki,cezai ve mali sorunluluğu kabul ediyorsa ve görevini suistimal ediyorsa elbetteki sadece bu konu değil yapılan protoko şartlarını ve TKGM'nin talimatıda o kişilere göre batıldır.
-
sadece takbiste yazılı ismin proje incelemesi gayet mümkündür, bu işe saygınlık kazandıracak bir adımdır.
-
sadece takbiste yazılı ismin proje incelemesi gayet mümkündür, bu işe saygınlık kazandıracak bir adımdır.
Halihazır durumda TAKBıS'de herhangi bir "isim" yazmıyor. Kaldı ki, ismin detayları ve hangi şirket adına başvurduğuda bu belge üzerinde mevcut değil. Yalnızca tipik başvuru no, dekont no var. Bir de raporlayan kişinin ismi var - ki o bildiğim kadarıyla TKGM personeli. Yani hiçbir şekilde şirketin yetki verdiği kişinin geçerliliğini kontrol edebilecek veri mevcut değil. Haftalardır gördüğüm kadarıyla şirket sorumlu uzmanları kendi şifreleriyle aldıkları takbis'i yanlarındaki elemanların eline tutuşturarak tapuya gönderiyorlar. Hiçbir şekilde proje inceleyen kişi ile Takbis'i alan kişinin karşılaştırması yapılmıyor. Zaten dizayn edilen sistem bu tür istimaslar için biçilmiş kaftan.
-
yanlış yazmışım. bazı tapu müdürlüklerinde şöyle bir uygulamayla karşılaştık. ilgili talebe ait ödemeye inanmak için dekont istediler. dekontta da "taraflar" kısmında, kimin ziraat bankası hesabından para ödenmişse onun adı yazıyor. arşivci arkadaşlar da bu ismin gelip proje incelemesi yapmasını istediler. olmaz dedik haliyle.
-
Takbiste isim yazsa bile o kişinin proje bakması mümkün değildir. şirketlerde ortalama 6 lisanlı uzman var şifre sadece bunlara verildi. Günde 100-200 iş gelen firmalar ne yapacak ? adam başı 30 iş düşüyor Türkiyenin her yerinden . Adam Türkiyeyi dolaşıp 30 projeye bakacak hali yok ;D ışin oluru en ıyı ıhtımalle şu olur. şirketler parayı firma hesabından yatırır pacey dediği gibi dekontun taraflar kısmında x gayrimenkul değerleme a.ş yazar görevlide girer siteye o kişi x gay. değ adına yetkilimi değilmi ona bakar. En ıyı ihtimalle oluru bu olur.
-
Bakınız; burada Lisanslı Değerleme Uzmanlarının haklarını savunurken;TKGM ile TDUB arasında yapılan protokol ve TKGM'nin talimatının Lısanslı Gayrimenkul Değerleme Uzmanlarının tamamen lehine olan kesin hükümlerini tartışıyoruz/tesbit ediyoruz.Burada kati olan şudur;TDUB işbu protokol ile Lısanslı Gayrimenkul Değerleme Uzmanları ve Üyelerini gözetmiştir.Lısanslı G.D.Uzmanlarının Lehine bir durum zuhur etmişken işin yoğunluğundan,yetişememkten bahsetmek bambaşka konudur.TDUB'nin internet sayfasında yayınlanan TKGM'nin talimatının 4.maddesi aşağıdaki gibidir.
EK: TKGM Uygulama Talimatı
Sayı : 23294678-010-07/ …./…./2013
Konu : Değerleme Uzmanları
Bilgi/Belge istemi
TAPU VE KADASTRO BÖLGE MÜDÜRLÜğÜNE
4) Elektronik ortamda mülkiyet bilgileri görüntülenen taşınmazın proje incelemesinin elektronik ortamda gerçekleştirilmesi mümkün oluncaya kadar geçecek sürede ise, önceden olduğu üzere proje inceleme işlemi elektronik ortamda yapılan başvurunun devamı kabul edilerek tapu müdürlüğünün fiziki ortamında gerçekleştirilecektir. Yatırılan döner sermaye ücretinin müdürlük tarafından parsel/bağımsız bölüm düzeyinde görüntülenebilmesi ve tapu sicilinin teknik belgelerle birlikte bir bütün oluşturması nedeniyle proje incelemelerinde ayrıca bir döner sermaye ücreti ödenmeyecek, belge veya örnek alınması halinde ise 492 sayılı Harçlar Kanunu gereğince ayrıca suret harcının da sistem üzerinden veya eskiden olduğu gibi banka üzerinden yatırılması gerekecektir. Değerleme uzmanlarının bu tür başvurularında, sistem üzerinden başvuru yaparak tapu sicil bilgilerini görüntüleyen kişinin tapu müdürlüğünde proje inceleme talebinde bulunan kişi olup olmadığının www.tdub.org.tr kurumsal internet adresinde güncel tutulan değerleme şirketi temsilcisi/değerleme uzmanı listesinden ve kimlik belgesinden kontrolünün sağlanarak başkaca bir belge aranmaksızın işlemlere yön verilmesi gerekmektedir.
-
yanlış yazmışlar. düzeltmeleri lazım.
-
Sadi Bey,
Taşınmaz değerlemesi mesleği; bütün dünyada olduğu gibi, Türkiye'de de "KANAAT" üzerine inşa edilmiş bir "BıLıRKışıLıK" faaliyetidir. 2001 Yılından bu yana, Türk mevzuatına girmiş bütün müktesebat; bu mesleğin gerçek kişi değerleme uzmanları tarafından yapılacağını öngörmektedir. Bu mesleki faaliyetin, gerçek kişi değerleme uzmanları tarafından doğrudan yapılması veya bu uzmanların TTK hükümlerine tabi tüzel kişi anonim şirket çatısı altında faaliyette bulunması yapılan işin özünü değiştirmez. şirket ya da şahıs firması olmak; sadece, vergi mevzuatını ilgilendiren bir husustur.
Değerleme mesleğinin Türkiye uygulamasında, tümüyle ticari kaygılarla, mesleğin özünü oluşturan "KANAAT" yok sayılmış; sistem, ranta dayalı SAHTEKARLIK, DÜZENBAZLIK, DOLANDIRICILIK eksenine kaymıştır. Bu nedenle; yeterli sayıda personel istihdam etmeden değerleme faaliyetinde bulunan tüzel kişi anonim şirketlerin neredeyse tamamı, kanunları, yönetmelikleri, tebliğ ve kararları açıkça ve sürekli ıHLAL EDEREK, işi EKSPERTıZ SıMSARLIğINA dönüştürmüşlerdir. Bu yaygın sahtekarlığın ve dolandırıcılığın hesabı er ya da geç sorulur!
SPK ve BDDK idareleri, değerleme sektöründe cereyan eden yaygın SAHTEKARLIğA ve DOLANDIRICILIğA açıkça göz yummaktadırlar. Her iki idare de, aynı gerekçelerle kamuoyuna hesap vermekle mükelleftirler. Ya mevzuat değiştirilmeli ya da uygulamalar etkin olarak denetlenmelidir. Türk vatandaşlarının, sahtekar şirketler tarafından dolandırılmasına, bankalardan haksız ve usulsüz kredi çekilmesine göz yummaya hiç bir kimsenin hakkı ve yetkisi yoktur! Göz yuman, hesabını verir!
En son TAKBıS uygulamasında; ranta dayalı bu SAHTEKARLIK DÜZENı bir kere daha " KABAK GıBı" ortaya çıkmıştır.
Sizin de belirttiğiniz gibi; protokol hükümleri, TDUB duyuruları , imzalanan taahhütnameler ve son TKGM genelgesi; değerleme sürecinin tamamının, mezun ve yetkili gerçek kişi değerleme uzmanları tarafından yapılmasını şart koşmaktadır. Bunun tartışılacak hiç bir tarafı yoktur. Bu kararların hilafına atılacak her adım, lisans iptalini gerektirecek bir SUÇTUR. Ayrıca, bu uygulamada ısrar edilmesi; resmi evrakta sahtecilik, banka ve kredi dolandırıcılığı, nitelikli dolandırıcılık, rekabet kanunu ihlali, haksız rekabet suçlarını oluşturur.
Bir meslek mensubu olarak; kendi adıma, resmi ve özel bütün tarafları bir kere daha uyarıyorum.
SPK ve BDDK mevzuatı kapsamında yapılan taşınmaz değerlemesi CıDDı BıR ışTıR.
1) Yeterli sayıda personeliniz yoksa istihdam edin.
2) ıstihdam ettiğiniz personel kadar iş kabul edin.
3) Her ikisini de yapamıyorsanız, bu işten vazgeçin!
-
Bu arada banka genel müdürlükleri dün mail geçmiş 01.01.2014 tarihi itbari ile müşteriden alınacak en düşük ekspertiz ücreti 750 TL dir diye ;D Bu çözüm ortaklığı sistemini bankalarda iyi benimsemiş. 750 TL nere 162.5 TL nere vay be. Çifçi gibi olduk ha 60 kr şa üret markette 2 TL ye satılsın
-
Mesut Bey, çok şükür kanunlarda ve yönetmeliklerde SPK'nın yayınladıkları bildirilerde ne yazdığını okuma ve anlama kabiliyetinde olan insanlarız. Yukarda bahsi geçen talimatta belirtilen, " Değerleme uzmanlarının bu tür başvurularında, sistem üzerinden başvuru yaparak tapu sicil bilgilerini görüntüleyen kişinin tapu müdürlüğünde proje inceleme talebinde bulunan kişi olup olmadığının www.tdub.org.tr kurumsal internet adresinde güncel tutulan değerleme şirketi temsilcisi/değerleme uzmanı listesinden ve kimlik belgesinden kontrolünün sağlanarak başkaca bir belge aranmaksızın işlemlere yön verilmesi gerekmektedir." ifadesi bizlerin daha önce bu ortamdaki feryatlarımızın doğruluğunu kanıtlar niteliktedir. Zannımca TKGM'nin gösterdiği hassasiyeti SPK, BDDK ve TDUB'da gösterir, bundan sonraki yayınlayacakları bildiri ve kurallarda Lisanslı Gayrimenkul Değerleme Uzmanlarına hak kaybı doğuracak yönde çalışma yapmazlar.
:) evet exper kardeş düşürüldüğümüz durum aynen tarif ettiğin gibi çifçi üretir diğerleri çiftçiden daha fazla kazanır. şimdilik böle inşlh ilerde hak yerini bulur. Ben hala neden o rakamın %50 olduğunu kestirebilmiş değilim ve ne TDUB'dan nede Resmi gazetede yayınlanan Ücret tarifesinde bu yüzde 50'nin neden yüzde 50 olduğu ile ilgili bir açıklama yok.
-
Mesut Bey;
Lisanslı Değerleme Uzmanlarının hakları için;verdiğiniz mücadeleyi takdire şayan buluyorum.Ayrıca,hemfikir olduğumuz açıklamalarınız için Size çok teşekkür ediyorum.Lısanslı Gayrimenkul Değerleme Uzmanları'nın lehine Kesin hükümler ifade eden Mevzuatın bir an önce meriyete geçmesi için tek vücut,tek ses olarak mücadele etmemiz gerektiğine kaniyim.
-
Bu arada banka genel müdürlükleri dün mail geçmiş 01.01.2014 tarihi itbari ile müşteriden alınacak en düşük ekspertiz ücreti 750 TL dir diye ;D Bu çözüm ortaklığı sistemini bankalarda iyi benimsemiş. 750 TL nere 162.5 TL nere vay be. Çifçi gibi olduk ha 60 kr şa üret markette 2 TL ye satılsın
Müşterileri uyaralım. BDDK'nın ses etmediği, bankaların öne sürdüğü haksız ve AşIRI nispetsiz fiyat artışına maruz kalmasın vatandaş.
-
Arkadaşlar mesleğimiz genç bir meslek. Yeni bir mesleğin kurallarının oluşması ve bu kuralların oturması zaman ve zemin istiyor. Bu meslekten rahat para kazanan, rahatının bozulmaması için elbette mukavemet gösterecektir.
TAKBıS konusunda, TDUB'un yaptığı katkı çok önemlidir. Bunu inkar edemeyiz. şahsım adına teşekkür ediyorum.
Değerleme ücret tarifesinde TDUB’tan özellikle, yol ücreti konusunda destek bekliyoruz. Buna ne yazık ki uyulmuyor. Yol ücreti kararının delinmesi demek, SPK’yı yok saymak demek değil mi? Buna nasıl cüret edebiliyorlar anlamış değilim. şirketin biri uyuyor, diğeri uymuyor. Bu hoyratlığa son verilmelidir.
TDUB'tan beklentim, lisanslı uzmanları çola çocuğa ezdirmemesidir. Başımdan geçenleri anlatsam kitap olur. Ben Kahramanmaraş'ın ilçesindeyim. Merkezden lisansı olmayan bir eksper beni arayıp "abi filanca bankanın tüm işlerini bağladım. Elbistan işlerini sana göndereyim, bana %20 komisyon ver." teklifinin yapıldığı ortamda, ne konuşulabilir?
Sahada lisanslı uzmanlara hak ettiği pozitif ayırım mutlaka kazandırılmalıdır. Yoksa bu mesleğin ciddiyeti, titizliği tartışılır.
Tebliğ taslağında önerilen uygulama başlangıçta lisanslı uzmanlara, kısa süreli büyük avantaj sağlayacak. Ancak orta ve uzun vadede, sahadan silip atacaktır. Çünkü, değerleme uzman yardımcısı olmak için, lisanslama imtihanına girip, boş kağıt vermek yeterlidir. Lisansı olmayanlar, şirket kadrosunda, sırf imtihana girdikleri için değerleme uzman yardımcısı sıfatı ile çalışacaklar. Lisanslı uzmanlar ise çözüm ortağı olarak çalışabilecek. Görünüşte avantajdır. Ancak şirketler yapılandıktan sonra, kendi kadrolu elemanının iş kapasitesini doyurmadan, çözüm ortağına hiç iş gönderirler mi? Esas sorun burada. Sahada değerleme uzmanı kalır mı? Tebliğ taslağı bu hali ile geçtiğinde, değerleme uzman yardımcılarına da rahatlıkla şifre verilebilir. O zaman TAKBıS önünde, lisanslı ile lisanssız ayırımı ortadan kalkar. Bu taslağın hukuki boyutlarına girmek istemiyorum, sayfalar yetmez. Bizler işler tıkanmasın diye şimdilik sessiz kalmayı yeğliyoruz. Düzelir umudundayız.
Yapılacak olan tek şey, hacimli işlerin o şehirde lisanslı uzman var ise ona yönlendirilmesi ile ilgili bir kararın alınmasıdır. Örneğin 1.000 m2 ve üzeri arsa, bina vs. gibi işler; o şehirde lisanlı uzman var ise, lisanslı uzmana atanacak. Eğer o şehirde lisanslı uzman yok ise eski usul uygulama devam edecek. Sadece bu karar alınmış olsa, bugün 1000 değerleme uzmanı sahaya iner. 100 şirket kapanır. Her şey normalleşir. TDUB’un bütçesi ile ilgili de şu kararın alınması bir çok sorunu ortadan kaldırır: “Her değerleme raporu için, 2 TL. TDUB’a katkı payı ödemesi yapacaktır.” Böylece TDUB’un bütçesi normalleşir. Yılda 700.000 raporun, kimler tarafından nasıl yapıldığı tek tek ortaya çıkar.
Sabırla, tebliğ taslağını bekliyoruz.
Selam ve saygı ile
Ahmet GÖÇER
-
TDUB ve TKGM arasında yprotokal ve TKGM'nin uygulama talimatı gereği'nce;TAKBıS sisteminden kendi ismini zikreden takyidatlı tapu kayıt sureti ile gelmesi gerekirken,Ne yazık ki apılan !!! yine Lise mezunu olup,sınava giriş hakkı dahi olmayan kişiler Tapu Müdürlüklerine müracaat edip,ilgili talimat şartlarını öğrenince(Tecahülü Arif Yapıyorlar) gayrimmenkul malikini veya hak sahibini Tapudan takyidatlı tapu kayıt sureti ve proje suretini almak iöin yönlendirdiklerini müşahade ettim..Bu durumda yine olan kradi çekecek olan ve borçlanacak kişi(Suret harçlarını ödeyen) ile S.P.K. Lisanslı Gayrimenkul Değerleme Uzmanlarının aleyhine oluyur.BU konudaki uygulamacıların bir şekilde ikaz edilmesi gerekir.
-
Ahmet Bey, Mesut Bey, Sadi Bey, Exper ve tüm değerli meslektaşlarım. şunda hem fikir olalım. Meslek itibarının ayağa düşmesi, emek verip lisans almış kişilerin hak gaspları ve değerleme çalışmasının kalitesizleşmesi gibi sıkıntıların asıl SEBEBı, devlet kurumlarınca onaylanan ve TDUB/şirketler eliyle sürdürülmeye devam edilen "işlerin, kredilerin muadil veya lisanssız elemanların, çocukların olmadan yürüyemeyeceği, bu yüzden her türlü adaletsizlik ve sahtekarlığın meşru görülmesinin gerekliliği" tezine dayandırılması ve bu çarpık düzenin bu saçma ve dayanaksız anlayış yüzünden devam ettirilmeye çalışılmasındandır.
19.12.2013 tarihinde Kanal D'de yayınlanan "Koca Kafalar ile Baba Haber Bülteni"nin aşağıda linkini verdiğim sayfadan, 2. part'dan itibaren (34. saniye) "doktor açığına ilginç çözüm" başlıklı haberi izleyin. Part 3 ve 4'de de haberin devamı var :) Demek istediğimi çok iyi ifade edebilmiş olacağım:
http://video.kanald.com.tr/kocakafalarbabahaberbulteni/19122013-Koca-Kafalar-Baba-Haber-Bulteni/21830/2
Tam anlamıyla sektörümüzün "diplomalı, lisanslı ucuz işçi pazarı" haline gelmesi durumunu ironik şekilde "doktorlar" benzetimiyle güzelce açıklamaktadır.
-
Ücret taifesi ve ekleri değerleme faaliyetinin gerçeklerinden kopuktur. 2013 yılında yapılan teklifin 2014 yılı için aynı şekilde yapılması iyi niyetli olarak düşünülürse strateji ve hesap hatasıdır. Eleştirilecek o kadar çok konu var ki, inşaat seviyesi belirleyerek yeni rapor hazırlamak takyidat değişmesi nedeni ile rapor hazırlamaktan daha mı kolay. Yada tescilli bir eseri değerlerken illa ki KÖşK mü olması gerekir?? Cins tashihli bir konut değerlenirken hem arsa değerlemesi yapılıyor hem de yapı, ancak mesken olarak geçiştirilmiş üstelik tasarıda da dikkat edilmesi gerekir denilirken skalada da yer almıyordu!...
-
Aslında değiştirilen çok onemli bir madde daha var
2. Grupta yer alan taşınmazlardan, aynı değerleme raporuna konu olan ve aynı tarihte ve tek seferde değerleme çalışması yapılan aynı parsel üzerindeki birden fazla bağımsız taşınmazın değerlemesi.
2 - 100
ılk bağımsız bölüm için 325 TL, sonraki her bir bağımsız bölüm için ilk rapor ücretinin ilave %5’i.
101 ve üzeri 1.950 TL
Eskiden bu işler teklif usulu olurdu banka 101 iş üzerini teklif ıster hangi firma duşuk verırıse o gıderdı, Örnek verıyorum ada parsel üzerinde 9 blok var ve her bırınde 50 daire olsun. 450 mesken. Eski sistemde 250 TL + 449 x 25 TLeski sistemde=11.450 TL teklifler +2000-2000 şeklinde olurken. Geçen seneki sistemde 300 + 15 x 449 =7035 TL iken bu sene isterse mılyon daire olsun 1950 TL . Bu kabul edilebılır bır durum degıl. Bankaların bu kadar kollandığı bellı edılemez. Bu dayatmadır. Sana gönderecem 1000 konutu sen de eşşek gıbı bu paraya yapacaksın demek bu
-
Orada, köy-mahalle diye genellemenin yapıldığı, bankaları kayırmak amaçlı konulan bir madde de var, onu da es geçmeyelim.
6.Grubun iilk (1.) gruptaki arsa, tarla gibi taşınmazlara ilişkin "toplu değerleme" maddesi insafsızlıktır, insan haklarına aykırıdır.
"1. Grupta yer alan taşınmazlardan, birden fazlasının aynı değerleme raporuna konu olması ve aynı mahalle/köy sınırları içerisinde yer alması halinde yapılacak değerleme...." Vay vay vay bakın şu işe, aynı ada değil, aynı mahalle/köy. Yakında aynı şehir demelerini bekliyorum.
Toplu Değerleme şarlatanlığının içindeki yer alan BıR BAşKA BÜYÜK AÇIK:
Toplu değerleme maddelerinde yapılacak yüzde 5'lik ve yüzde 10'luk indirimlere kanaatimce bilerek, art niyetli olarak, "aynı müşteri ve taraf için geçerli olmak suretiyle" ifadesi eklenmemiş. Bu şekilde bankalara akıl vermek gibi olmasın ama birden fazla FARKLI müşterinin rapor talebini bu yüzde 5'lik 10'luk indirimin arkasına saklanarak tek talep içinde göndermeleri mümkün olabiliyor. Haksız mıyım? Bu nasıl açıklanabilir ki?
Zaten asgari ücret tarifesine sormuşlar neden tüm maddelerin eğri büğrü diye, o da demiş "nerem doğru ki..".
-
Değerli Arkadaşlar,
Tarifenin detaylarına girmeye gerek yok.Kurt, kuzu suyu bulandırma hikayesinde olduğu gibi TDUB ,A,ş.leri özelliklede lisanslı çözüm ortaklarını gale alan yok.Mevzuat hikaye sulandır sulandırabildiğin kadar.7, madde yenilik adı altında oyalama aldatmaca.Müşteri(banka) bu işe hiç girmez. Bankalar zaten 20-30 A.ş. ile anlaşmış.Biri olmadı öbürü onlara kural yok.
Bu işler bu yolla zor düzelir.
-
Toplu değerleme safsatası altında 7,5 lira karşılığında 7.500.000 liralık işyerine imza atan değerleme şirketleri ve buna ses etmeyen TDUB var olduğu sürece ne düzelir ki?
Toplu değerlemeyi geçtim, 2. grup adı altında KARGA TULUMBA şekilde konutları ve ofis-işyeri-dükkan vasıflı binbir çeşitli ticarethaneyi aynı gruba sokan, icabında 4 adet konut raporundan daha fazla enerji, emek ve sorumluluk gerektiren 1 adet ticarethane raporuna aynı ücreti reva gören bankalar birliğinden ve buna boyun eğen TDUB'den(diğer adı LıDEBıR'den) ne beklenebilir ki?
Mevcut tarife; haram, nispetsizlik ve haksız kazancın emek sömürüsü ile yasal zemin üzerinde meşrulaştırılmasından ibarettir.