Gönderen Konu: YENı SPK KANUNU VE LıSANS KıRALAYANLARA ÖNGÖRÜLEN AğIR CEZALAR  (Okunma sayısı 2765 defa)

A.Mesut TATLIPINAR

  • A.MESUT TATLIPINAR
  • GOLD ÜYE
  • GOLD ÜYE
  • ***
  • İleti: 339
Değerli Meslektaşlarım,

Değerleme  sektöründe haksız rekabete ve meslek mensupalarının saygınlığına gölge düşüren bir diğer ana sorun da; lisansını kiraya verenlerle bu lisansları kiralayarak şirket kuran kişilerin yarattığı olumsuz sonuçlardır.

09.03.2012 günü yayınlanan yeni SPK Kanun taslağında; bu ve buna benzer ihlallere karşı, 250,000.-TL'ye kadar ağır para cezaları öngörülmektedir. Ayrıca; imzada sahtecilik, güveni kötüye kullanma, resmi belgede sahtecilik ve dolandırıcılık fiilleri de söz konusu olduğundan savcılığa suç duyurunda bulunulacağı taslakta açıkca yer almaktadır.

Lisans kiralayanlar ya da kirlamak isteyenler; daha evvel bu platformda yayınlanmış olan, aşağıdaki metni bir kere daha okumalarını tavsiye ederim. 

LıSANS KıRAYA VERENLER VE LıSANSINI KıRALAYANLAR DıKKATLı OKUSUNLAR:

Bu  platformda olduğu gibi, Değerleme Mesleği’nin tartışıldığı  pek çok platformda; lisansını kiraya vermek isteyenlerle, kiralık  değerleme uzmanlığı lisans arayanlara sıkça rastlıyoruz. Öyle ki; bu pazarlıklar, herkesin gözü önünde ve ayrıntılarıyla yapılıyor. Bu yazının amacı, genç arkadaşlara uyarı niteliğinde olup, kesinlikle “ihbar” kastı taşımamaktadır.

1. Verilen lisanslar, belli koşularda, belli bir işi yapmak için, gerekli yeterlilik ve  şartları taşıyan kişilere verilmiştir.  Hukuki ifadesiyle;  tasarrufu, münhasıran üzerinde adı yazılı olan kişiye aittir. Sürücü Belgesi, Avukatlık Ruhsatı, Doktorluk Diploması gibi  Değerleme Uzmanlığı Lisansı da 3. Kişilere devredilemez, satılamaz,  kiralanamaz.  Lisans, gayrimaddi bir hak değildir. ımtiyaz olarak nitelenemez.

1.1. AHLAKı BOYUTU:  Meslek ilkeleri  ve ahlakı açısından bakıldığında; bu eylemin yaptırımı, derhal lisansın ıptal edilerek lisansını kiraya verenin de meslekten atılmasıdır. Bu lisansı kullanan lisansı şirketlerin de kurul listelerinden derhal çıkartılması icap eder.

1.2. CEZAı BOYUTU : Böyle bir işlemi gerçekleştiren gerçek ve tüzel kişilerin yetkili organları; SPK, BBDK tebliğlerinde yer alan ağır cezai müeyyidelere muhatap olacakları gibi; Türk Ceza Kanununun 157 ,158. Ve 235. Maddelerinde düzenlenmiş suçlardan  da ağır hapis ve para cezası alabilirler.

1.2.1. ımzada sahtecilik yapılarak  ve yetkisiz kişiler tarafından düzenleşmiş Değerleme raporları hukuken yok hükmündedir.   18. Yaşındaki Hasan’ı   53 Yaşındaki, Mühendis ya da Lisanslı Değerleme Uzmanı Mehmet’in adıyla değerlemeye gönderen şirketler ;  ödediği paradan, rapor sonucundan ya da eksperin hal ve hareketlerinden  kuşku duyan herhangi bir kredi müşterisinin şikayetiyle;  her an, yukarıda ki müeyyidelerle yüz yüze gelebilir.

1.3. VERGı  BOYUTU:  Vergi kanunları gereği, ticari faaliyette bulunan bütün gerçek ve tüzel kişiler gelir ve/veya kurumlar vergisi mükellefi olmak zorundadırlar.  Bu tür muvazaalı işlemler, her türlü, gelir, gider ve para hareketinin sonuçlarını etkileyeceği aşikardır. ışin, vergisel boyutunda da,  VERGı KAÇAKÇILIğI cezasının çıkması kuvvetle muhtemeldir.

2.  Bu olayın ucu;  MASAK’I ıLGıLENDıREN; BANKACILIK KANUNUNUN ıHLALı ve TEşEKKÜL HALıNDE SUÇ ÖRGÜTÜ OLUşTURMA,  KARA PARA aklamaya kadar uzanabilir.

3. SONUÇ:  Değerleme Uzmanlığı işi, bir anlamda 3 kuruş para karşılığında milyarlarca liraya kefil olmaktır. Masa başında değerleme uzmanlığı yapılmayacağı gibi,  lisans kiralamanın çok büyük maddi riskleri de olabilir.

A.Mesut TATLIPINAR
Lisanslı Değerleme Uzmanı


maras46

  • YENİ ÜYE
  • GOLD ÜYE
  • *
  • İleti: 212
Ynt: YENı SPK KANUNU VE LıSANS KıRALAYANLARA ÖNGÖRÜLEN AğIR CEZALAR
« Yanıtla #1 : Mart 13, 2012, 02:39:54 ÖÖ »
   Sayın Tatlıpınar:
   Yazdığınız tüm yazıları titizlikle okuyorum. Bizlere tercüman oluyorsunuz. Yeni SPK kanun taslağında, günlerce konuştuğumuz dertlerimize merhem var mı?

   Madde 62: (2) Kurul, bu Kanun hükümlerine tabi kuruluşların derecelendirme ve değerleme faaliyetlerinin güvenli ve bağımsız şekilde yürütülmesi ve bunu teminen kalite güvence sistemlerinin oluşturulması ile kamu yararını da gözetmek suretiyle uluslararası standartlara uyumunun sağlanması amacıyla düzenleme, gözetim ve denetim yapar. Bu kuruluşların yetkilendirilmesi, yönetici ve çalışanlarının lisanslanması ve bu kuruluşlar hakkındaki sicil bilgileri ile bu bilgilerin kamuya açıklanmasına ilişkin usul ve esaslar Kurul tarafından belirlenir.
Benim yaptığım incelemede 62. Maddenin 2. Bendinde geçen “uluslar arası standartlara uyumun sağlanması” dikkatimi çekti. Uluslar arası standartlara uyum, lisansı olmayan çözüm ortakları ile mi sağlanacak. Burada bir ikilem yok mu? Sistem kendi ile çelişmeyecek mi?

  57. Madde (5) Kurul, konut ve varlık finansmanı kapsamında her aşamada Kurulca belirlenen nitelikleri haiz değerleme kuruluşları tarafından değerleme yapılmasını zorunlu tutabilir.
  Ayrıca 57. maddenin 5. bendinde ise “kurulca belirlenen nitelikleri haiz değerleme kuruluşları” demekle de, zaten yapamadığımız bankalara müstakil iş yapmasının önü tamamen kapanıyor galiba. Umutlar boşa gidiyor.

  Aslında bu taslakta ben şunu görmek isterdim: “Bir şehirde ikamet eden değerleme uzmanı var ise, günlük ilk 3 iş onlara yönlendirilir.” Bu madde yer almaz ise, Türkiye 2001 krizlerini tekrar yaşayabilir diye korkuyorum. Çünkü bu kanun böyle çıktıktın sonra, lisansı olmayan çözüm ortakları belki bir daha imtihana dahi girmeyecek. Ne gereği var ki yorulsunlar. Onların imza cesareti ile bizlerin ki bir olmaz. Lise mezunlarına değerleme notu aldırıp da altına imza atacak cesaret bende yok!

A.Mesut TATLIPINAR

  • A.MESUT TATLIPINAR
  • GOLD ÜYE
  • GOLD ÜYE
  • ***
  • İleti: 339
Ynt: YENı SPK KANUNU VE LıSANS KıRALAYANLARA ÖNGÖRÜLEN AğIR CEZALAR
« Yanıtla #2 : Mart 13, 2012, 11:29:07 ÖS »

Üstadım,

Sizin de bildiğiniz gibi; kurul, kurum gibi kamu tüzel kişileri için çıkartılmış özle kanun metinlerinde yalnızca genel hükümlere yer verilir. Tatbikata ait detaylar; özel kanun esas alınarak,  yönetmelik, tüzük ve tebliğlerle daha sonra düzenlenir.

Lisanslı Sermaye şirketlerinin lisanssız uzmanlara değerleme yaptırıp, rapor düzenlettirmesi; zaten, SPK'nın mevcut kanun ve tebliğlerine aykırı bir durum.
SPK, lisanslama sistemini uygulamaya başladığı 2001 yılından bu yana; "geçiş dönemi" adıyla tolere ettiği  lisansa tabi işlerde  lisanssız uzman çalıştırma imkanını bir-iki istisna hariç tamamen kısıtlamış durumdadır. Bu hususla ilgili olarak yayınlanmış son tebliği sorunuza cevap olarak kısaltılmış şekliyle aşağıdadır.

Herkesin bildiği üzere; sahada SPK ve BDDK tebliğinde yer alan şartlara haiz olmayan  personel çalıştıran lisanslı şirket ve/veya çözüm ortakları, raporlara o kişilerin imzasını attırmıyorlar. ımza,  değerleme sanki yeterli şartlara haiz kişiler tarafından yapılmış gibi farklı kişiler tarafından atılıyor.  Yeni SPK kanunu bu tür sahtekarlıklara ağır cezalar öngörüyor sadece...

Bir de; yeni SPK kanun taslağıdan; 2008 Mortgage krizinden sonra; sermaye piyasaları gelişmiş ülkelerde esen aşırı devletçi ve denetimci rüzgarlardan etkilenildiği anlaşılıyor. Önümüzdeki dönemde  sermaye piyasası kanunu kapsamında iş yapan özel ve tüzel kişlerin eylem ve işlemleri  daha sıkı denetleneceğe benziyor. Kural dışı tasarruflara da; çok ciddi para ve hürriyeti bağlayıcı cezalar öngörülüyor.

Saygılarımla,
A.Mesut Tatlıpınar


SERı VIII, NO: 34 “SERMAYE PıYASASINDA FAALıYETTE BULUNANLAR ıÇıN LıSANSLAMA VE SıCıL TUTMAYA ıLışKıN ESASLAR HAKKINDA TEBLığ”DE DEğışıKLıK YAPILMASINA ıLışKıN BASIN DUYURUSU

"Kurulumuzun Seri: VIII No: 34 "Sermaye Piyasasında Faaliyette Bulunanlar ıçin Lisanslama ve Sicil Tutmaya ılişkin Esaslar Hakkında Tebliğ”de değişiklik yapan Seri: VIII, No: 74 "Sermaye Piyasasında Faaliyette Bulunanlar ıçin Lisanslama ve Sicil Tutmaya ılişkin Esaslar Hakkında Tebliğde Değişiklik Yapılmasına Dair Tebliğ", 29/01/2011 tarihli ve 27830 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe girmiştir.

Seri: VIII, No: 74 Tebliği ile yapılan değişiklikler sonucunda getirilen yeni düzenlemeler aşağıda yer almaktadır:

1. Yardımcılık Statüsü

Seri: VIII, No: 34 Tebliği’nin 5’inci maddesinde yapılan değişiklik ile anılan maddede sayılan lisans gerektiren görevlerde, lisans sahibi personelin refakatinde çalışmak şartıyla yardımcı statüsünde çalışan kişilere, yardımcılık süresince lisanssız çalışma imkanı tanınmıştır. Yardımcı statüsünde çalışan kişilerin asıl kadrolarına atanabilmeleri için lisans almaları şarttır.

Ancak, yardımcı statüsünde çalışacak personelin bulunduğu birimde yeter sayıda lisanslı personel bulunması ve yardımcılık süresinin makul bir süre ile sınırlı olması gerekmektedir.

........

5. Halen Bir Sermaye Piyasası Kurumunda Çalışan Lisanssız Kişilerin Durumu

Bilindiği üzere Kasım 2010 sınavı sonuçlarının açıklandığı 17.12.2010 tarihi itibariyle geçiş süreci sona ermiştir. Bu Tebliğin yürürlüğe girdiği tarihten itibaren sermaye piyasası kurumlarında lisans gerektiren görev ve kadrolarda, lisansı olmayan kişilerin çalıştırılması ve işe alınması mümkün değildir. Ancak Kurulumuzca halen bir sermaye piyasası kurumunda çalışan ve lisans almak için sınavlara girerek çaba gösteren kişilerin mağdur olmamaları için bir istisna tanınarak geçiş süreci öngörülmüştür.

Buna göre, halen bir sermaye piyasası kurumunda çalışan ancak lisans belgesi bulunmayan kişilerden, 2010 yılında yapılan sınavlardan en az birine katılarak lisans almak için çaba gösteren kişilere, 2011 yılından itibaren yapılacak ilk 3 sınava başvurmak şartıyla üçüncü sınavın sonuçlarının açıklandığı tarihe kadar bulundukları görevde çalışmaya devam etmeleri imkanı tanınmıştır.

Sözkonusu kişilerin, lisans almaya hak kazanıncaya kadar 2011 yılından itibaren açılacak 3 sınavın tamamına başvurmaları zorunludur. şöyle ki, 2011 yılında yapılacak ilk sınavın başvuru tarihleri sona erdiğinde, bu sınava başvurmadığı anlaşılan kişiler, sınav başvuru süresinin bitiş tarihini takip eden ay sonundan itibaren görevlerine devam edemeyeceklerdir. Aynı husus, izleyen ikinci ve üçüncü sınavlar için de geçerli olacaktır. Bu şekilde üçüncü sınav sonucunda başarılı olamayan veya bu 3 sınavdan herhangi birine başvurmayan kişilerin takibi ve lisans gerektirmeyen bir kadroya atanmaları hususu sermaye piyasası kurumlarının yönetim kurullarının sorumluluğundadır."

Özetle; SPK çemberi her yıl biraz daha daraltıyor. Yakın bir gelecekte; Lisanslı şirketler , lisansı olmayan personeli istihdam dahi edemeyecekler. ( Bu halen gayrimenkul dışındaki banka ve aracı kurumlarda uygulanıyor. Pek çok banka ve  aracı kurum  2011 yılında yapılana sınava 2 sınava girmemiş personeli kurum dışına çıkartıyor.  3-5 yıl sonra; üniversiteyi bitiren bir genç aynı KPSS sınavı gibi lisanslama sınavını geçmeden bankalara, aracı kurumlara ve gayrimenkul değerleme şirketlerine iş başvurusunda bulunamayacak.  TDUB'un da %10'una ortak olduğu Eğitim ve lisanslama şirketi bu amaçla kuruldu. ılk Genel Müdürü de şimdi ki TDUB başkanı Yener Bey...