Asgari rapor ücretinin belirlenemesinin asıl nedeni; TDUB gibi; üyeleri gerçek kişilerden oluşan bir meslek örgütü içinde, sermaye şirketi statüsündeki Lisanslı şirketlerin- üye olmadıkları halde- temsil ettirilme zorlamasıdır. Bu durum, hem hukuki açıdan hem de pratikte bir garabettir. Genel kabul görmüş yönetim ilkeleri açısında da izahı mümkün değildir. Mutlak surette çözülmesi gerekir. Rekabet Kurulu'nun kesinleşmiş kararına göre; TDUB Lisanslı şirketler için asgari rapor ücreti belirleyemez. Bu yol, kesin olarak kapanmıştır. TDUB, sadece kendi üyeleri, yani lisanslı değerleme uzmanları için asgari tarife belirleyebilir. Birlik içinde yer alan şirket temsilcilerinin yaygın kanaatine göre; gerçek kişi değerleme uzmanları, tek başına bankalardan iş alamadıkları için, bu tarife tespitinin pratikte bir yararı olmayacağı düşünülmektedir. Bir diğer husus; düşük değerleme ücretlerini bankalar dayatmamaktadır. Her nasılsa listeye girmiş kimi lisanslı şirketlerin basiretsiz davranışları bu sonucu doğurmuştur. Bazı lisanslı şirketler, haksız rekabetle; BBDK ve SPK tebliğilerini hiçe sayarak; ehil olmayan kişilere değerleme yaptırdıkları sorunun bir başka boyutudur. Sektördeki mevcut düzensizlik, başıbozukluk ve kepazelik, TDUB'un yasa ve yönetmeliklerle kendisine verilen asli görevine dönerek , emek yoğun bir iş olan değerleme mesleğini yeniden tarif etmesi, gerekirse statü değişikliğine gitmesi, çözüm ortaklığı uygulamasını ciddi olarak takibe alınması, özetle; sistemin merkezine lisanslı şirketleri değil, bizatihi birlik üyesi değerleme uzmanlarını oturtmasıyla ortadan kalkar. Başta ABD olmak üzere , Kanada, ıngiltere ve Kara Avrupası'nda uygulama bu şekildedir. Birlik başkanımız sayın Bekir Yener Yıldırım'ın ve Yönetim Kurulu'ndaki meslekdaşlarımızın iyi niyetli çabaları ve yoğun çalışmaları neticesinde; TUGDES ve DıSıPLıN YÖNETMELığı hazırlanmış ve onaya gönderilmiştir. Yaptırımlar hayata geçmeden; sektördeki bu dağınıklık ve başıbozukluk önlenemez. Asgari rapor ücreti belirlenemez.