Yaşadığımız durum ile ilgili, özelde görüştüğüm bazı lisanslı uzman arkadaşlar Mahkemeye başvurma yolunu deneyecekler. Ancak Birliğin statüsüne göre, bu husustaki öncelik TDUB’a aittir. TDUB başkanlığına bu konuda dilekçemi verdim. Bununla birlikte ayrı ayrı dava açacak çok sayıda arkadaşın olduğunu da öğrendim.
Eğer tebliğ taslağının sonuçları, bizlerin geçmişteki refah seviyesini etkilemeyecek ise, böyle bir davaya zaten gerek yoktur. Bu konuda güvence ede edilir ise, davaları geri çekeriz. Mahkemeleri de meşgul etmenin bir anlamı yok. Eğer refah seviyemizi, kariyerimizi etkileyecek olur ise, görüşünü aldığım avukatlar, azalan refah seviyemiz kadar tazminat almamızın mümkün olduğunu beyan ettiler. Hukuk tekniği olarak “Öngörülebilir gelirde zarara uğramak” konulu hukuki süreç başlatılabiliniyor. Özetle, benim geçmiş aylarda, yıllarda elde ettiğim kazanç, bu tebliğin sonuçları ile düşecek olur ise, hak ve menfaatlerimi hukuki yolla geri alabiliyorum. Devlet tazminatları öder. Ancak bu tazminatlar kimlere rücu eder, orasını bilemem. Ben işime gücüme bakacağım. Avukata vekaletnameyi verip, Allah’a dua edip sonucu bekleyeceğim.
Arkadaşlar, lütfen ümitsizliğe kapılmayın. Dün ben de stresli idim. Avukat arkadaşlarla görüştükten sonra rahatladım. Kimse lisansını askıya aldırmasın. Aynı işine devam etsin. Bu işin püf noktası, bugünden mahkemeye başvuranlar tazminat hakkı alabilirler. Sizler de çevrenize danışın. Nihayetinde Devletimize, kanun ve yönetmeliklere güvenerek bu işe başladık. Devletimizin yüceliğini tartışmaya bile açmam. Sonuçtan ümitliyim. Kalbim ferah.