SPK LıSANSLI DEğERLEME UZMANLARINDAN UZAK DURULMALIYMIş!!!

[HALUK ÜNAL]

Kamu otoritesi son derece doğru bir anlayışla lisanslı uzmanlık müessesesini, kanuna hüküm koyarak yüceltme ve bu kurumun itibarını artırma çabası içinde iken, gerek TV programı gerekse internet yoluyla emlak piyasasına hizmet eden piyasanın önde gelen bir ismi, sitesinin soru-cevap bölümünde kendisine yöneltilen "..... bölgelerde ekspertiz değerlerinin, daire fiyatlarının % 25 altında belirleniyor..bunu nasıl yorumlamak lazım?" sorusuna yanıt olarak:    "Eksperler ne yaptığını kendisi biliyor mu? Türkiye'de ekspertiz işini cılkı çıktı.. Herkes eksper... Neye göre ve nasıl değer buldukları belli değil... Kafalarına göre takılıyorlar.. Farkındaysanız eskiden ekspertiz çalışması yaptırılmasını önerirdim. Son zamanlarda civardaki emlakçılara sorulmasını tavsiye ediyorum... Özellikle SPK lisanslı eksperler iki kez uzak durulması gerekilenler listesinde." demiştir...Esasında, bu soruya verilecek mantıklı ve anlamlı yanıt son derece açık iken, neden özellikle SPK lisanslıları ön plana çıkartarak hem yapılan işi hem de bu işi (zor bir süreç sonucunda çok sayıda sınavı vererek bilgi birikimini ve kültür seviyesini ortaya koyarak) icra eden uzmanları kötüleme yoluna gitmiştir..çuvaldızı kendimizer batırmamız gerektiği düşüncesindeyim, olumsuz bir algı var ise bunu değiştirmek, ilgili kurumlar ile bu meslekteki özellikle SPK lisanslı uzmanların işidir.
Saygılarımla,       
Haluk ÜNAL
Lisanslı Değerleme Uzmanı

[maras46]

Haluk Bey, ünvan olarak LıSANSLI DEğERLEME UZMANI yazmışsınız. Sadece DEğERLEME UZMANI neden yazmadınız. Aslında bu her şeyi ifade ediyor. Lisanslı şirketlerin en büyüklerindeki sorumlu uzmanlar bile kartvizitlerine LıSANSLI DEğERLEME UZMANI yazıyor. Siz hiç FAKÜLTELı AVUKAT veya FAKÜLTELı DOKTOR diye bir kartvizite rastladınız mı? Ne yazık ki mesleğimiz bu halde. Bahsettiğiniz kişinin adını yazsanız iyi olurdu. EN azından mail ile hakkımızı arardık. Birliğimizin avukatlarından dava açmasını talep ederdik. Meslek yeni olduğu için sıkıntılar yok değil. Bu şahıs çözüm ortağı eksperle siyariş ile değer biçtiriyor galiba. Sorun bu olsa gerek. şu anda en büyük sorun sahada çalışan lisanslıların yaşadıkları sorunlar. Ben şirket ortağı olmak istemiyorum. Çözüm ortaklığı bana yeter diyorum. Ama şirket ortağı olmaya sistem zorluyor.

[creacer]

Ben iş yaparken tapuda belediyede lisansını almış gayrimenkul değerleme uzmanına rastlayamıyorum. Birçok kişinin de belirttiği gibi sahadaki kişiler çözüm ortaklığı sisteminde, lise mezunu üniversite öğrencisi bizim buralarda şöyle bir söz var "el elin eşşeğini türkü söyleyerek kovalarmış" Ankara'dan ıstabul'dan çözüm ortağının yanında çalışan kişinin araştırmasını yaptığı işe lisanslı gayrimenkul değerleme uzmanlarının imza atmasıyla ortaya çıkmış işler olduğu sürece böyle eleştiriler yapılmaya devam edilecektir. Eleştiriyi yapan kişi raporların araştırmasını yazımını gayrimenkul değerleme lisansı almış kişilerin yaptığını dikkate alarak bu eleştiriyi yapmıştır çünki raporların altında gayrimenkul değerleme lisanslı uzmanların imazsı var.

[Exper]

Siteyi verinde bakalım

[NESLÝHAN]

2942 sayılı kanunda yapılan değişiklik ile 5582 sayılı mortgage kanunundan sonra belkide ilk kez yasal anlamda değerleme uzmanları lehinde bir düzenleme yapılmıştır.şimdi ise tdub nin ve üyeleri olan bizlerin  bu yasal değişikliğin mutlaka takipçisi olması gerekmektedir.kamulaştırma keşiflerinde mahhalli hukuk mahkemelerinde  görevlendirilen bilirkişiler eğer konu arsa yada bina ise beş bilirkişi de inşaat mühendisi,tarım arazisi ise ziraat mühendisilerinden çağırmaktaydılar.Buna gerekçe olarak ta yargıtay kararları gösteriliyor idi.şimdi bu bilirkişi kurulunun değişiklikte belirtildiği şekilde ÖNCELıKLE Spk uzmanlarından...... oluşması gerekiyor.

[NESLÝHAN]

Değerli arkadaşlar sizleri biraz objektif düşünmeye davet ediyorum (tabi ki burası daha çok sınava hazırlananların ilgi gösterdiği bir site ,bu pek mümkün olmayabilir).Benim lisansımı aldığım ve o yüzden kimsenin lisans almasını istemediğim gibi bir düşünceye kapılmayınız.(üstelik henüz almadım).Hatırlayınız bundan 4 yıl önce lisansın değeri ile bugünkü değeri aynı mı? Bundan 5 yıl sonra da böyle giderse sizin elinizdeki belgenin de hiçbir değeri kalmayacak Elinizdeki belge ile aylık 3000 TL den fazla bir gelir elde edemiyorsanız ne elinizdeki belgenin ne de mesleğin bir kıymeti kalmamıştır artık..şu anda amele yevmiyesine rapor yazılmakta ,birileride hala bunu savunmakta.E  efendim şirketler bizleri sömürüyorda parayı onlar kazanıyorda ...falan filan ..yarın o şirketlerde o paraları rüyalarında görecekler..Öyle üniversite mezunu olan herkes bu işi yapsın da kalite yükselsin teorileri ile bu mesleğin gideceği yer olsa olsa yerin bir kaç yüz metre altıdır.Ondan sonra meslek  ziraat mühendisliğine döner.Az olan her şey kıymetlidir.(örnek :TUS sınavı uzman doktorluk) .Siz kafaya lisans almayı koymuşsanız dişinizi sıkar sınav ne kadar zor olursa olsun belirli bir bilgi ve yeteneğe sahipseniz zaten alırsınız.Zaten bir mesleği yücelten o mesleği oluşturan bireylerin kalitesidir.Değerleme uzmanı sayısının artmasıyla bu mesleğin kalitesi yükselmez ,aksine nitelikli insanların lisans almasıyla (buda nitelikli bir sınav sistemiyle) olur.Sınavları Anadolu Üniversitesi yaparken başarı oranları yüzde 5 ler civarındaydı ve ben çok kişi tanıyorum sınavlarda başarı gösteremeyip te girmeyi bırakanları .Biz nediyoruz :yıllara göre verilen lisans sayısı Bu şekilde devam ederse 10 yıl içerisinde lisans sayısı 10 bini geçecek.ondan sonra üç otuz paraya  rapor yazarsınız artık.Acilen bunun bir planlamasının yapılması gerekiyor.Ayrıca sınava girebilmek için gerekli  koşulların ve sınav sisteminin yeniden gözden geçirilmesi gerekiyor.4 yıllık bir üniversiteyi bitirde neresi olursa olsun mantığı ile bu iş yürümez.Birisi şimdi çıkıp diyebilir ki ''ben 4 yıllık hemşireliği bitirdim ama bu işi şimdi senden daha iyi yapıyorum ,yada bilmem kaç yıl emlakçılık yaptım sonra lisans aldım''Ama yapacak bir şey yok.düzenleyici kurumların yetkisinde bir durum bu. Sonuçta lise mezunlarına da lisans sınavına  girebilme hakkı verilse onlarda lisans aldıktan sonra aynı şeyleri söyleyeceklerdir.[/color]
   Uzmanlık bir kariyer mesleğidir.Herkes uzman olursa bunun bir anlamı kalmaz zaten.Mevcut iş alanları ve yasal düzenlemeler dikkate alındığında sadece finans sektörü içerisinde sığ alanda  çalışma imkanı  bulabilen sektör doyuma ulaşmıştır.
    Bunun yanı sıra :Belediyelerde emlak vergisine esas değerlerin belirlenmesinde,illerde satışa konu olacak hazine arazilerinin değer tespitlerinde,kamulaştırma bedellerinin tespitinde,mahkemelerde görev alacak bilirkişilerin seçiminde,icra müdürlüklerinde satışa konu taşınmazların değer tespitlerinde  gayrimenkul değerleme uzmanlarının görev alması için gerekli yasal düzenlemeler yapılmaz her kurum kendi değerlemesini kendisi yapar ise  ise mesleğimizin hakettiği değere ulaşması mümkün olmaz ve sadece bankalar kredi vereceği zaman size ihtiyaç duyarlar.Bu işide çözüm ortağı denen vatandaşlar yapıyor zaten.Değerleme uzmanlığının  çalışma alanına  finans sektörüne ilaveten sayılan alanların da eklenmesi /değerleme sektöründeki çok başlılığın ortadan kaldırılması  gerekiyor..Bakalım bu yapılabilecek mi,yoksa sektör ve çalışanları gün be gün değerini yitirmeye devammı edecek

[pohjolo]

Neslihan arkadasıma kesinlikle katılıyorum. Belediye personeli bir mühendisim. Arkadaslar inanın hergun uzmanım diye imar nedir bilmeyen harita okumasını bilmeyen nerdeyse ortaokul çocuğunu degerleme uzmani diye basımıza gönderecekler. Gercekten çok yazık bu problem bence acilen çözülmeli. Bu mesleğin en büyük sorunu bu!!

Mesela size bir ornek  Mayıs ayında ış Saglıgı ve Güvenliği Uzmanlığımı aldım. Daha alır almaz hükumet ıSG ile ilgili kanun taslağını mecliste görüşüldü. Muhendis olmayanlar ıSG uzmani olamiyor. Bir yaptırım olmadıktan sonra şirketler uzman olmayan kisileri görevlendirmeyi devam ettirecekler. Saygılar.

[seren]

Arkadaşlar birbirimizi ötekileştirdiğimiz sürece kaybetmeye mahkumuz ilk önce mesleğin önemini ve kalitesini yükseltmeliyiz hakikaten birlikten kuvvet doğar. Düşünün 4 yıl üniversite okuyoruz üzerine çok ağır sınavlara giriyoruz aynı zamanda deneyim kazanıyoruz lisansı alıyoruz .
süpriz birde maaşlara bakalım :bizim onda birimiz kadar okumamış ,çalışmamış ,emek harcamamış kişiler bizden fazla maaş alıyorlar.
Türkiyedeki değerleme uzmanları sayısının çok az olmasına rağmen maaşlara bakıyorsunuz vahim durumda (herkes değerleme uzmanıyım diyor ve mesleğide yapıyor)  bunu hep beraber düzeltmemiz lazım
Sonuçta hepimiz hayat standartımızı yükseltmek için çalışmıyomuyuz.Gerçekten bişeyler yapmalıyız ama nerden başlayıp ne yapabiliriz hiç bilmiyorum aklımda bişeyler var ama akıl akıldan üstündür (yazılarınızı tek tek okuyorum çok değerli ve çok yerinde tespitler yapıyorsunuz) hakikaten  fikirlerinizi paylaşısanız çok sevinirim.

not : lisans alan ve almak için emek veren meslektaşlarım için