Gönderen Konu: TDUB , neden bütün üyelerini kapsayan bir asgari ücret tarifesi yayınlamıyor?  (Okunma sayısı 4120 defa)

A.Mesut TATLIPINAR

  • A.MESUT TATLIPINAR
  • GOLD ÜYE
  • GOLD ÜYE
  • ***
  • İleti: 339
TDUB

"Türkiye Değerleme Uzmanları Birliği kanunla kurulmuş, tüzel kişiliği haiz, kamu kurumu niteliğinde bir meslek kuruluşudur. 2499 sayılı Sermaye Piyasası Kanunu’nun 40/D maddesine dayanılarak, Bakanlar Kurulu’nun 30.10.2009 tarihli kararı ile kabul edilen Türkiye Değerleme Uzmanları Birliği Statüsü 17.12.2009 tarih ve 27435 sayılı resmi gazetede yayınlanarak yürürlüğe girmiştir. Birliğin 26.05.2010 tarihinde gerçekleşen kuruluş genel kurulunda yedi kişiden oluşan yönetim kurulu ve üç kişiden oluşan denetim kurulu seçimleri gerçekleştirilmiş ve böylece Birlik faaliyete geçmiştir.

Türkiye Değerleme Uzmanları Birliği’nin üyeleri sermaye piyasası mevzuatına göre gayrimenkul değerleme uzmanlığı lisansına sahip olan değerleme uzmanlarından oluşmaktadır.Türkiye Değerleme Uzmanları Birliği, gayrimenkul piyasasının ve gayrimenkul değerleme faaliyetlerinin gelişmesini sağlamak üzere araştırmalar yapmak, eğitim ve sertifika vermek, Birlik üyelerinin dayanışma ve mesleğin gerektirdiği özen ve disiplin içinde çalışmalarına yönelik meslek kurallarını ve değerleme standartlarını oluşturmak, haksız rekabeti önlemek amacıyla gerekli tedbirleri almak, kendisine mevzuatla verilen veya Kurulca belirlenen konularda düzenlemeler yapmak, yürütmek, denetlemek, Türkiye Değerleme Uzmanları Birliği Statüsünde öngörülen disiplin cezalarını vermek, ilgili konularda üyeleri temsilen ilgili kuruluşlarla iş birliği yapmak, mesleki gelişmeleri, idari ve yasal düzenlemeleri izleyerek bu konuda üyeleri aydınlatmakla görevli ve yetkilidir.

Türkiye Değerleme Uzmanları Birliği’nin kuruluşu ile birlikte, değerleme mesleğini icra eden meslek mensupları birlik ve dayanışma sağlayabilecekleri, mesleki standartları ve ilkeleri kendi kendilerine belirleyebilecekleri bir çatıya kavuşmuştur. "

Yukarıdaki satırlar, bana ait değil.  www.tdub.org.tr sitesinden alınmıştır.  TDUB yönetimi yakında 3. yılını dolduracak. Garip bir tezat eseri; TDUB  kurulduktan sonra, hem yaptığımız işin itibarı hem de gelirimiz dramatik bir şekilde düştü. Çünkü, bazı lisanslı değerleme şirket sahipleri TDUB'u kendi arka bahçeleri olarak görmekten kendilerini alıkoyamadılar. TDUB yönetiminde ve denetimide söz sahibi olmak için olmadık  dalavereler çevirdiler. Bunun da semeresini kat be kat aldılar. Kasaları, bizlerin emeğinden ve alınterinden çalınan  haram paralarla doldu.

Nacizane eski bir finans uzmanı olarak; bu süre içinde kendi maddi kaybımı hesapladım. TDUB yönetimleri, TDUB'un  sırtından sermaye şirketlerine doğrudan çıkar sağlamak için , uygulanması imkansız asgari ücret belirlemeye kalkışmaları ve bunu da ellerine yüzlerine bulaştırmalarının bana maliyeti,  3 yılda takriben 100,000.-TL olmuştur.

Bu para, TDUB, yönetimlerinin "CAMBAZA BAK"  dalavereleriyle benim cebimden çalınmıştır.  Çünkü TDUB, benim de hakkımı koruyan gerçekçi ve uygulanabilir bir asgari ücret tarifesi yapmaya yanaşmamıştır.  Hala da yanaşmamaktadır.  Bu sahte; asgari ücret tiyatrosunun asıl amacı; naylon sermaye şirketlerine bizlerin sırtından haksız kazanç sağlamaktır.

Sevgili dostlar, kendi aramızda giriştiğimiz saçma sapan polemikleri bırakalım.  şu soruya hep birlikte cevap arayalım:

TDUB yönetimi, neden bütün üyelerini kapsayan, uygulanabilir bir asgari ücret tarifesi yayınlamıyor?

A.Mesut Tatlıpınar


HALUK ÜNAL

  • YENİ ÜYE
  • STANDART
  • *
  • İleti: 31
Sorunuza yanıtı kendi satırlarınızda vermişsiniz Mesut bey, fazla söze ne hacet..biri yer, biri bakar kıyamet ondan kopar..
Saygılarımla,
Haluk ÜNAL

creacer

  • GOLD ÜYE
  • ***
  • İleti: 117
Yayınlamaz yayınlarsa Lisanslı Değerleme şirketlerine mahkum edilmiş Lisanslı Gayrimenkul Değerleme Uzmanlarının hakkı ortaya çıkar.
Belirsizlik Lisanslı Değerleme şirketlerinin menfaatlerinin tavan yapmasını sağlayan ortamdır. Bu nedenle Lisanslı Değerleme şirketlerinin örneğin konut değerlemesinden alacağı rakam 350 tl dir, çözüm ortağı şeklinde çalışmaya mahkum edilmiş Lisanslı Gayrimenkul Değerleme Uzmanlarının Lisanslı Değerleme şirketlerinden alacağı rakam 175 tl dir gibi bir liste açıklasa haksızlığı deşifre etmiş olur. Çünkü yapılan iş aynıdır aynı işi şirket yapar ise 350 lisanslı uzman yaparsa 175 tl şirketin işini yapan kim gerçek hayatta böyle olmamakla birlikte lisanslı uzman çözüm ortağı kim yine gerçek hayatta böyle olmamakla birlikte oda lisanslı uzman ee aradaki 175 tl neden...

"Türkiye Değerleme Uzmanları Birliği’nin üyeleri sermaye piyasası mevzuatına göre gayrimenkul değerleme uzmanlığı lisansına sahip olan değerleme uzmanlarından oluşmaktadır.Türkiye Değerleme Uzmanları Birliği, gayrimenkul piyasasının ve gayrimenkul değerleme faaliyetlerinin gelişmesini sağlamak üzere araştırmalar yapmak, eğitim ve sertifika vermek, Birlik üyelerinin dayanışma ve mesleğin gerektirdiği özen ve disiplin içinde çalışmalarına yönelik meslek kurallarını ve değerleme standartlarını oluşturmak, haksız rekabeti önlemek amacıyla gerekli tedbirleri almak, kendisine mevzuatla verilen veya Kurulca belirlenen konularda düzenlemeler yapmak, yürütmek, denetlemek, Türkiye Değerleme Uzmanları Birliği Statüsünde öngörülen disiplin cezalarını vermek, ilgili konularda üyeleri temsilen ilgili kuruluşlarla iş birliği yapmak, mesleki gelişmeleri, idari ve yasal düzenlemeleri izleyerek bu konuda üyeleri aydınlatmakla görevli ve yetkilidir."  görevleri bunlar ise ve yerine getirmiyorlarsa kısa çöpün uzun çöpten hakkını alacağı bir gün gelecektir haksızlığa göz yumanlar için...

« Son Düzenleme: Mart 01, 2013, 11:56:45 ÖÖ Gönderen: creacer »

onur85

  • GOLD ÜYE
  • ***
  • İleti: 208
Tabii ki Tdub böyle bir tarife yayınlamaz çünkü denildiği gibi gelir ve haksızlık uçurumu gün gibi ortaya çıkacaktır ve Tdub'de aforoz edilme noktasına gelecektir. Tüm görüşler doğru ve şirketlere mahkum kalıp 175 tl'yi meşrulaştırmaya çalışmaları bile biz uzmanların yüzde 50 kaybına sebep olmak ve büyük bir kul hakkı yenmesi demek, kaldı ki onu bile vermeyen şirketler var.

Mevcut Tdub yönetimi, bırakın biz uzmanların ücret hakkını savunmayı, bankaların ödemesi gereken ekspertiz ücretini bile regüle edemememiş ve uygulamaya koyamamıştır. Zira geçen sene haber olan ve fahiş ücrete rağmen Tdub'nin tarifesini bile uygulamayan bankalara ilişkin aşağıdaki linkteki banka terörü sorunu BıLE hala çözülemedi, haliyle vatandaşta kazık yemeye devam ediyor:

http://ekonomi.haber7.com/sektorler/haber/928962-ev-alan-vatandasi-dudukleme-kavgasi

Dolayısıyla TDUB'nin itibari bir değerinin olmadığı ve bankaların buruşturup yere attığı bir kâğıt parçasından ibaret olduğu imajı sektörde hakim. Bu yüzden %100 pay hakeden biz uzmanların işi de zor görünüyor.
« Son Düzenleme: Mart 01, 2013, 05:38:31 ÖS Gönderen: onur85 »

A.Mesut TATLIPINAR

  • A.MESUT TATLIPINAR
  • GOLD ÜYE
  • GOLD ÜYE
  • ***
  • İleti: 339
Sevgili Onur,

Bu haberde de bilgi kirliği var...

a) TDUB'un da bütün diğer kamu kurumu nitelğindeki meslek örgütleri gibi  asgari ücret tarifesi belirleme yetkisi var. Ancak, TDUB bu konuda samimi değilidir. Bu yüzden de mesele yılan hikayesine dönmüştür. TDUB yayınladığı asgari ücret tarifesi kendi içinde muvazaa taşımasaydı; geçtiğimiz yıl içinde düzenlediğimiz bütün raporlar için, rapor başına minimum 300.-TL fatura kesmemiz gerekecekti. Geçtiğimiz yıl; bizzat, TDUB başkanı ve yönetim kurulu üyelerine; " ben de  rapor başına 300.-TL fatura kesecek miyim diye" sordum. Aldığım cevap "hayır" oldu.

b) Bankaların itiraz ettiği  husus "rakam" değildir. Türk Ticaret Kanununa göre kurulmuş sermaye şirketlerinin kanunsuz " FıYAT KARTELı" oluşturma teşebbüsüdür.

c) Mahkemelik olan konu; Değerleme uzmanları ile Bankalar arasında değil.  Rekabet kanunun 4. maddesini ihlal eden lisanslı şirketlerle bankalar arasındaki husumettir.

"Rekabet Kanunu’nun temel amacı; kartellerin ve teşebbüsler arası anlaşma, uyumlu eylem veya teşebbüs birliği karar ve eylemleri yoluyla ortaya çıkacak diğer rekabet kısıtlamalarının yasaklanması, herhangi bir piyasada hakim durumda olan bir teşebbüsün bu hakimiyetini kötüye kullanmasının engellenmesi ve bazı birleşme ve devralma işlemlerinin denetlenerek yeni tekeller yaratılmasının önüne geçilmesidir" olarak özetlenebilir.

d) TDUB kamu kurumu niteliğinde bir meslek örgütüdür. TDUB yönetimi,  aldığı ve alacağı kararlarla hiç bir ticari kuruluşa doğrudan ya da dolaylı menfaat sağlayamaz. Sağlarlarsa; TCK 257. maddesine göre; suç işlemiş sayılırlar.  Lisanslı ya da lisanssız hiç bir ticari şirket; TDUB'un gerçek kişi üyeleri için yayınladığı fiyat tarifelerinin arkasına saklanarak fiyat karteli oluşturma teşebbüsünde bulunamaz.

e) SPK'nın da bu konuda taraf olması; akıl alacak bir iş değildir. SPK'nın kanunla çizilmiş asli görevi;  sermaye piyasalarında her türlü maniplasyonu önlemek, güven tesis etmek, regülasyon ve denetim yapmaktır.

Türk Ceza Kanunu: Görevi kötüye kullanma

  Madde 257- (1) Kanunda ayrıca suç olarak tanımlanan haller dışında, görevinin gereklerine aykırı hareket etmek suretiyle, kişilerin mağduriyetine veya kamunun zararına neden olan ya da kişilere haksız bir “menfaat”, sağlayan kamu görevlisi, altı aydan iki yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.
  (2) Kanunda ayrıca suç olarak tanımlanan haller dışında, görevinin gereklerini yapmakta ihmal veya gecikme göstererek, kişilerin mağduriyetine veya kamunun zararına neden olan ya da kişilere haksız bir “menfaat”, sağlayan kamu görevlisi, üç aydan bir yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.
  (3) ırtikap suçunu oluşturmadığı takdirde, görevinin gereklerine uygun davranması için veya bu nedenle kişilerden kendisine veya bir başkasına çıkar sağlayan kamu görevlisi, bir yıldan üç yıla kadar hapis ve beşbin güne kadar adli para cezası ile cezalandırılır.

Özetle; TDUB'un yapması gereken tek şey; bütün üyelerini kapsayan ( sen ve ben de dahil) bir asgari ücret tarifesi yayınlamaktır. Bizlerden hizmet satın almak isteyen sermaye şirketleri, bu baz fiyatı esas alarak, bankalar veya diğer müşterilerine istedikleri fiyat teklifini vermekte özgürdürler.  Diyelim ki baz fiyat 200.-TL olarak belirlendi. şirket, kendi genel gider masraflarını da bunun üzerine ekleyerek ( bu miktar şirketten şirkete değişebilir) başabaş noktasını, diğer bir ifadeyle kara geçiş noktasını bulur. Bu rakamın üzerinde teklif edeceği her fiyat o şirketin brüt karını oluşturur. 
 

Exper

  • GOLD ÜYE
  • GOLD ÜYE
  • ***
  • İleti: 277
Özetle; TDUB'un yapması gereken tek şey; bütün üyelerini kapsayan ( sen ve ben de dahil) bir asgari ücret tarifesi yayınlamaktır. Bizlerden hizmet satın almak isteyen sermaye şirketleri, bu baz fiyatı esas alarak, bankalar veya diğer müşterilerine istedikleri fiyat teklifini vermekte özgürdürler.  Diyelim ki baz fiyat 200.-TL olarak belirlendi. şirket, kendi genel gider masraflarını da bunun üzerine ekleyerek ( bu miktar şirketten şirkete değişebilir) başabaş noktasını, diğer bir ifadeyle kara geçiş noktasını bulur. Bu rakamın üzerinde teklif edeceği her fiyat o şirketin brüt karını oluşturur. 
 

Mesut Bey Bu yazdıklarınıza sonuna kadar katılıyorum. Fakat böyle bir olgu bu şartlarda bizim lehimize değil aleyhimize olur. Çünkü bu kanun sadece TDUB a üye firmaları ve lisanslı değerleme uzmanlarını kapsıyor. Lisansız uzmanları kapsamıyor. Sizin dediğiniz gibi oldu diyelim. asgari ücrette 250 TL olarak onaylandı farz edelim. Firmaların ilk yapacağı şey ne olur? Lisanslı uzmanlar ile sözleşmelerini fesetmek ;D Çünkü sizin ve benim 250 TL fatura kesme zorunluluğumuz var, lisanssız uzmanın yok. Eeee ne olacak ? eski düzene devam. Sizin bu dediğiniz ancak ve ancak lisanslı uzmanlarında direk iş alabilmeleri ile mümkün olabilir.

A.Mesut TATLIPINAR

  • A.MESUT TATLIPINAR
  • GOLD ÜYE
  • GOLD ÜYE
  • ***
  • İleti: 339
Sevgili Kardeşim,

Kamu yönetimi eğitimi aldığımız yıllarda; bize ilk öğretilen şey; kamu hizmetinde mahrum edilememezlik ilkesiydi.

Kamu adına hareket ederek, kamu görevi yapan her şahıs, öncellikle; hakkaniyet ölçüleri içinde davranmak, başta anayasa olmak üzere; ilgili  kanun, yönetmelik, tüzük ve tebliğlere uymak zorundadır.

Kendisi ya da bir başkasının lehine fırıldak çeviremez.  Kişilere ya da kurumlara mahsus uygulama yapılmaz. Önce, bu noktada anlaşalım.

TDUB Yönetimi ve SPK muvazaalı tarifeden vazgeçip önce doğru olanı yapsın. Ortaya, bahsettiğiniz şekilde bir mağdruriyet çıkarsa; meşru zeminler içinde kalarak, onun da mücadesini ayrıca yaparız. Hiç kuşkunuz olmasın.

onur85

  • GOLD ÜYE
  • ***
  • İleti: 208
Özetle; TDUB'un yapması gereken tek şey; bütün üyelerini kapsayan ( sen ve ben de dahil) bir asgari ücret tarifesi yayınlamaktır. Bizlerden hizmet satın almak isteyen sermaye şirketleri, bu baz fiyatı esas alarak, bankalar veya diğer müşterilerine istedikleri fiyat teklifini vermekte özgürdürler.  Diyelim ki baz fiyat 200.-TL olarak belirlendi. şirket, kendi genel gider masraflarını da bunun üzerine ekleyerek ( bu miktar şirketten şirkete değişebilir) başabaş noktasını, diğer bir ifadeyle kara geçiş noktasını bulur. Bu rakamın üzerinde teklif edeceği her fiyat o şirketin brüt karını oluşturur. 
 

Mesut Bey Bu yazdıklarınıza sonuna kadar katılıyorum. Fakat böyle bir olgu bu şartlarda bizim lehimize değil aleyhimize olur. Çünkü bu kanun sadece TDUB a üye firmaları ve lisanslı değerleme uzmanlarını kapsıyor. Lisansız uzmanları kapsamıyor. Sizin dediğiniz gibi oldu diyelim. asgari ücrette 250 TL olarak onaylandı farz edelim. Firmaların ilk yapacağı şey ne olur? Lisanslı uzmanlar ile sözleşmelerini fesetmek ;D Çünkü sizin ve benim 250 TL fatura kesme zorunluluğumuz var, lisanssız uzmanın yok. Eeee ne olacak ? eski düzene devam. Sizin bu dediğiniz ancak ve ancak lisanslı uzmanlarında direk iş alabilmeleri ile mümkün olabilir.

Katılıyorum. + suistimale açık bir nokta daha var. Diyelim Tdub uzmanlar için 200 tl + kdv baz fiyat belirledi (o bile bence zor) ve %20 vergi sonrası bu net fiyat 160 tl + kdv'ye iniyor. Halbuki şirket 350 - 200 = 150 tl+kdv'yi, yani neredeyse brüt olarak sizin-bizim (uzmanların) net aldığı miktar kadar alıyor. Bu yine oransal bir gelir bölüşümü ve mevcut düzenin devamı hatta daha beter olması demek. Mesut bey'in bir başka mesajında dediği gibi işin %100'ünü gerçekleştiren uzman, işin bedelinin yarıya yakınını yine şirkete 'HARAÇ' olarak bırakmış oluyor.

Yani bu tarifede bizi kurtarmaz. Mevzuat değişmeli ve direkt iş alabilmenin önü açılmalıdır. ısteyen banka şirkete, isteyen banka veya şube direkt değerleme uzmanına iş yaptırsın. Lisanssız elemanların şirketler tarafından kollandığı günümüzde EN AZINDAN lisanslı uzmanlara bu hak tanınmalıdır. Yoksa birden fazla tarife demek, şirket-uzman arası gelir adaletsizliğini devam ettirecek ve aradaki ZARURı ticari bağın düzüm ortaklığı modeliyle devam edecek olması demektir. Bunun sonucunda da  uzmanlar için şirket mahkumiyeti çorba parası artırımıyla meşrulaşmış olacak ve Tdub işin içinden sıyrılmış olacaktır.

Nacizane görüşümdür, saygılarımla.
« Son Düzenleme: Mart 01, 2013, 09:42:40 ÖS Gönderen: onur85 »

A.Mesut TATLIPINAR

  • A.MESUT TATLIPINAR
  • GOLD ÜYE
  • GOLD ÜYE
  • ***
  • İleti: 339
Durmadan, başkalarının kaç para kazandığının hesabını yaparsanız  önce haklılığınız kaybeder  sonra da "servet düşmanı" damgası yersiniz. En azından haset derler.  Bizim, hiç kimsenin kazandığı ya da kazanacağı parada gözümüz yok. TDUB yönetiminin, her konuda olduğu gibi, asgari ücret tarifesi konusunda da; hem bizlere  hem de Türk kamuoyuna karşı "dürüst ve ahlaklı" davranmasını istiyoruz.

ıkinci nokta: Eğer hedefi vurmak istiyorsanız; tek bir noktaya nişan almalısınız.  Sorun çözmenin evrensel  ve basit bir metodolojisi vardır: Çözüme, küçük adımlarla gitmek. Bu tartışmanın başlığı; asgari rapor ücretinin neden herkesi kapsamadığıdır. 

Neredeyse 5 yıldır, rapor başına elimize geçen brüt ücret  ortalama 100 -110 TL'dir.  Öncelik bu rakam  adil ve makul bir seviyeye çekilmelidir.  Lisanslı şirketler; isterlerse  rapor başına 100 TL ya da 1,000.-TL teklif versinler. Bu, şirket sahiplerinin sorunudur.  Bizleri de, TDUB'u da, SPK'yı da ilgilendirmez.

A.Mesut TATLIPINAR

  • A.MESUT TATLIPINAR
  • GOLD ÜYE
  • GOLD ÜYE
  • ***
  • İleti: 339
Sultan Hanım,

Bu konu ile ilgili; terbiye ve nezaket sınırları içinde kalarak,  hemen her fırsatta; TDUB başkanına, yönetim ve denetim kurulu üyelerine fikrimi beyan ettim.  Bu platform da defalarca bu konu gündeme getirilmiştir.

Velev ki basiretimiz bağlandı sustuk. Aklımız yeni başımıza geldi. Hakkımızı aramayacak mıyız?

maras46

  • YENİ ÜYE
  • GOLD ÜYE
  • *
  • İleti: 212
Üstat Mehmet Akif Ersoy, ıstiklal Marşını acaba yeniden yazmak istermisiniz sorusuna şu cevabı vermişti: "Allah, bir daha bu millete bir ıstiklal Marşı yazdırmasın.”

Yılda 86 milyar TL. konut kredisi, 533 milyar TL. toplam kredi kullanılan ülkemize, Cenab-ı Allah 1994 ve 2001 ekonomik krizlerini bir daha yaşatmasın ınşallah.

Mesleğimizle ilgili konular açıldığında, dışarıdan gözleyen biri ne kadar ücret meraklısı bunlar diyebilir. Dert ücret meselesi değil. Esas mesele bu meslekte disiplinin oluşmaması. Değerleme uzmanı lisansı ne işe yarar diye açılan konuya yazılanları gördükçe insan üzülüyor. Kanun UDES'e bağlı ilkeler diyor, uygulamaya bakıyorsun, hiç alakası yok gibi.

Bir ülkede ekonomik krizin en önemli sigorlarından birisi de şüphesiz değerleme mesleğidir. Bu meslek UDES'ten aykırı icra edilir ise, çok vahim sonuçlar doğurabilir. Kimse, ölümü bayılıp-ayılma zannetmesin. Bu kadar kredi kullanılan ülkede değerleme mesleği çok ciddi yapılmalıdır. Ben lisanslı uzmanım. Sorumluluğumu çok şükür biliyorum. Bir değerleme işinde müşteri bana şöyle dedi: "Eğer şu fiyatı yazmayacak isen bırak kalsın kalsın hiç yapma" Araştırmalarıma göre titiz bir şekilde raporu sonuçlandırdım. Ve bir daha o bankadan bana iş yönlendirilmedi. şimdi o bankanın işlerini kimler mi yapıyor. Tabiki lise mezunu eksper yardıcıları.

Herkes ekmek parası peşinde koşuyor. Benim de rızkımı Allah veriyor. Diğer bankalardan gelen işlerle devam mesleğe devam ediyorum. Ama bu meslek bu gidişatı kaldırmaz.



« Son Düzenleme: Mart 05, 2013, 03:14:55 ÖÖ Gönderen: maras46 »